18 Mart 1915, İtilaf Devletleri’nin kurduğu hayallerin Çanakkale Boğazı’nın karanlık sularına gömüldüğü gündür. Denizde yaşadıkları hezimetin ardından 25 Nisan 1915’te karadan saldırıya geçen İtilaf Devletleri’nin bu hayali de Ocak 1916’da yenilgiyle sona erdi.
İşte böyle iki cümleye de sığabilen, ancak aslında dünya tarihinin akışını değiştiren bu destanın içinde yaşanmış bir olayı, Yalnız Çam’ın hikâyesini anlatmak istiyorum size bugün.
6 Ağustos 1915’te, Avustralya İmparatorluk Gücü 1. Tugayı tarafından, onların ‘Lone Pine’ olarak adlandırdığı, bizim ise günümüzde ‘Kanlı- sırt’ olarak andığımız alana yoğun bir saldırı başlatılmıştı. Avustralyalılar oraya Lone Pine (Yalnız Çam) diyorlardı, çünkü bölgedeki makiliğin arasında sipsivri duran tek ağaçtı o Halep çamı. Türk mevzileri, Yalnız Çam’ın dibindeydi. Çam, Avustralya askerlerine Türk mevzilerine ateş etmek için nişan alırken referans noktası olarak kolaylık sağlıyordu. Kanlısırt’ta Yalnız Çam ve çevresinde 4 gün süren çatışmalarda her iki taraf da binlerce kayıp verdi. Yalnız Çam da o dört gün içinde gövdesine yediği mermi ve şarapneller yüzünden parçalandı ve öldü.
Çanakkale’de görebilirsiniz
Onbaşı Benjamin Smith ve kardeşi Mark Smith de Yalnız Çam çatışmalarına katılan 1. Avustralya Tugayı askerleri arasındaydı. Mark Smith, Yalnız Çam çatışmalarında öldü.
Ağabey Benjamin Smith, ölen kardeşinin anısına, kardeşi gibi o çatışmalarda ölen Yalnız Çam’a ait iki adet kozalağı hatıra olarak aldı ve yaşadıkları şehir olan Yeni Güney Galler Inverell’deki annesi Bayan McMullen’a gönderdi.
İki Halep çamı kozalağı, tam 13 yıl Bayan McMullen’ın evinde bir çekmecede ekileceği günü bekledi.
1928 yılında ilk çam kozalağı iki kardeşin doğup büyüdüğü Inverell’e ekildi.
İkinci kozalak ise 6 yıl daha Bayan McMullen’ın çekmecesinde kaldı.
1934 yılında ikinci kozalak da Gloucester Dükü Prens Henry tarafından başkent Canberra’daki Avustralya Savaş Anıtı sahasına ekildi.
Çanakkale’deki çatışmalarda yok olup giden Yalnız Çam, Canberra’da ekilen o kozalakla yeniden hayat buldu. Başına bir şey gelmesin diye Avustralya makamlarının üzerine titrediği o Halep çamı, bugün 85 yaşında yaşlı bir ağaç.
O ağaç yaşlandı ama ağaçtan alınan kozalaklardan her yıl Yalnız Çam’ın çok sayıda torunu yetiştiriliyor. Çanakkale’deki Yalnız Çam’ın torunları bugün Avustralya’daki yüzlerce okulun bahçesinde çocuklara Çanakkale’de, Gelibolu’da yaşananları hatırlatmaya devam ediyor.
Çanakkale Savaşı’nda yok olup giden Yalnız Çam’ın yerinde artık bir Anzak şehitliği var.
1990 yılında Gelibolu’da ölen Avustralyalıların torunları, törenler için Çanakkale’ye gelirken Yalnız Çam’ın torunlarından bir fideyi de yanlarında getirdi ve Anzak Şehitliği’ne ekti. Çanakkale’ye yolunuz düşerse, bugün 30 yaşında olan torun Yalnız Çam’ı ziyaret etmeyi unutmayın.