Cumhuriyet Halk Partisi İzmir örgütü 2-3 Ekim tarihlerinde İzmir’de yapılacak olan Arama Çalıştayında Parti üst yönetim kademesinin önemli isimlerini ağırlayacak. Parti Meclisi üyeleri, Milletvekilleri, ilçe örgüt başkanları ve belediye başkanlarının katılımıyla yapılacak olan çalışmalara Ankara’dan CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Genel Başkan Yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı ve Seyit Torun katılacak. CHP İl Başkanı Deniz Yücel Çalıştay ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
KARA PROPAGANDALARI YERLE BİR OLDU
Çalıştayın CHP’nin yaklaşan iktidarı öncesi bir arama çalıştayı olduğunu ve hem iktidar koşusunu hızlandırma hem İzmir’de parti çalışmalarını çeşitlendirme hem de İzmir halkına hizmet eden Yücel, örgüt ve belediye koordinasyonunu sağlamlaştırma amacını taşıdığını ifade ederek, şunları söyledi;
Bu hafta sonu oldukça önemli, bir çalıştaya imza atacak ve partimizin üst yönetiminden önemli isimleri ağırlayacağız. CHP İzmir olarak hem örgütsel anlamda hem de sahip olduğumuz belediyelerle, iktidar yürüyüşümüze verdiğimiz desteğin daha da güçlendirilmesi, halkımıza yaptığımız hizmetlerin daha da artırılması ve çeşitlendirilmesi için çok önemsediğimiz bir çalıştaya ev sahipliği yapacağız. Hem 31 Mart seçim sonuçları hem de yönetimi partimizin belediyelerinde olan yerlerdeki hizmetler sonrasında anlaşılmıştır ki, ilk seçimlerde halkımız CHP’yi iktidar yapacaktır. Yıllarca partimiz hakkında söylenen “yönetemezler, sosyal yardımları kesecekler, belediyeleri batıracaklar” gibi yalanlar, yapılan kara propagandalar ve yaratılmaya çalışılan algı yerle bir olmuştur. Türkiye’de AKP iktidarının her yıl daha da büyüttüğü ekonomik kriz, işsizlik, pahalılık ve yoksulluğa bir de Covid-19 salgını eklenince halk iktidar tarafından tamamen yalnız bırakılmıştır. Öyle ki, saray iktidarının salgının yol açtığı manevi ve ekonomik yıkıma karşı çözümü, sadece esnafı ve vatandaşı daha da borçlandırmak olmuştur. Halkımızın salgın döneminde de imdadına belediyelerimiz yetişmiş, Türkiye’nin her yerinde karşılıksız yapılan hizmetler ve yardımlarla halkımız yalnız bırakılmamıştır. Sosyal yardımlar AKP’li belediyelerin yaptığından çok daha fazla ve AKP döneminde olduğu gibi sadece belli bir kesime değil, ihtiyacı olan her vatandaşımıza siyasi görüşüne, inancına, etnik kökenine bakılmaksızın eşit olarak yapılmıştır. Tüm Türkiye’de AKP’den aldığımız belediyelerdeki yandaşa aktarılan kaynaklar kesilmiş, o kaynaklar halka hizmet etmek için kullanılmıştır. Halkımız CHP’nin şeffaf, dürüst ve halktan yana üretime dayalı yönetim anlayışını gördükçe AKP’den uzaklaşmıştır. Bununla birlikte de partimize olan destek her geçen gün artmaya devam etmektedir. Artık lafla peynir gemisinin yürütülemeyeceği, milli nutuklarla, damadın çok konuştuğu ama hiçbir şey anlatmadığı yeni programlarla, işsizliğin ve yoksulluğun bitirilemeyeceği AKP dışında herkes tarafından anlaşılmıştır. İşte böylesi bir dönemde iktidara hazırlanan Cumhuriyet Halk Partisi olarak halkımıza daha iyisini, daha fazlasını nasıl sunarız onun arayışı içindeyiz. Boş nutuklar atarak, hayal satarak veya günü kurtarmaya çalışarak ülke yönetilmez. Çözümlerimizle, sunduğumuz hizmetlerle, saraylarda oturarak değil halkımızın yanında durarak bu ülkeyi hak ettiği yönetim anlayışıyla buluşturmaya ve 19 yıldır süren kötü gidişata son vermeye kararlıyız. İzmir’de gerçekleştireceğimiz bu çalıştay ile de hem bugünümüz hem de iktidarımızda halkımıza sunacağımız hizmetleri, bu hizmetleri sunarken sağlayacağımız koordinasyonu ve çıkacak yeni fikirleri değerlendireceğiz. Arayışımızın amacı halkımızın ve ülkemizin zor günlerden kurtarılmasıdır. Bu yolda kendimizle yarışmaya, kendimizi yenilemeye ve geliştirmeye devam edeceğiz.
SOYER İKTİDARIN AÇTIĞI YARALARI SARIYOR
CHP İzmir İl başkanı Deniz Yücel, AKP’nin İzmir’de devam eden ilçe kongrelerinde AKP il başkanı ve milletvekillerinden partisine ve İzmir büyükşehir belediye başkanı Tunç Soyer’e gelen eleştirilere de yanıt verdi. Yücel, AKP’nin her sıkıştığında çareyi CHP’ye ve belediyelerine saldırmakta bulduğunu ifade ederek “Bu anlayışı kabullenmek mümkün değil. Ülke yangın yeri, vatandaş pazara gidemez, çocuğunun cebine harçlık koyamaz durumda. Eğitim sistemi krize girmiş durumda. Ballandıra ballandıra anlattıkları uzaktan online eğitim tam anlamıyla çökmüş halde. Salgın önlemleri tamamen halkın kendisine bırakılmış ve adeta artan vakaların tek suçlusu halk ilan edilmiş durumda. Her gün onlarca iş yeri kapanıyor, işsiz sayısında rekorlar kırılıyor. Çiftçi ürününü, masraflarını kurtarmayacak diye hasat etmiyor ve tarlada bırakıyor. Döviz karşısında lira adeta pul olmuş. Zaten yeni bir yatırım olmadığı gibi var olan büyük yatırımlar ülkeyi terk etmeye başlamış. Anlayacağınız iktidar partisinin İzmir’deki temsilcileri ülkenin içler acısı haline dönüp bakmak yerine, İzmir’de iktidarın yol açtığı yaraları kapatmaya, köylüyü, çiftçiyi, işçiyi ve gençleri, hayata geçirdiği projeler ve verdiği desteklerle kurtarmaya çalışan İzmir büyükşehir belediyemize ve Tunç Soyer’e saldırıyorlar. Ama hem Sayın Soyer hem de bizler için, kendilerini kurtarma derdi ile bizlere saldıranların değil, İzmir halkının ne dediği önemlidir. İzmirliler’ de her seçimde çok şey söylüyor ama tabi anlayana” dedi.
DAĞ’A ANKET CEVABI
AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir milletvekili Hamza Dağ’ın yaptığı anket ve oy oranlarıyla ilgili açıklamaları hakkında da konuşan CHP İzmir il başkanı Deniz Yücel “ Açıkladığı rakamlar hangi anketin sonuçları? Kim yapmış? Nerede yapılmış? Kimlere sorulmuş? Bunları açıklamaması zaten anketin doğruluğu ve güvenilirliği açısından sorunlu bir durum. Kaldı ki, açıklanan bu oy oranları halkın sıkıntılarına, ekonominin gidişatına ve tarafsız anketlere bakıldığında, gerçekleri yansıtmıyor. Anlaşılan o ki, Sayın Hamza Dağ 31 Mart sonrası artık dağılmaya başlayan, morali bozulan ve iktidarı kaybedeceklerini anlayan kendi parti teşkilatına moral vermek için, gönlünden geçen rakamları açıklamış. Kendi kongrelerinde partilerinin durumunu iyi göstermek için yaptıkları açıklamalara yorum yapamam. Ancak bu rakamların bizde de halkımızda da bir karşılığı yok. Kendilerine tavsiyemiz rakamlarla oynamayı bırakıp, gerçeklerle yüzleşmeleridir” dedi.