İYİ Parti İzmir İl Başkanlığından düzenlenen toplantıda önemli açıklamalar yapıldı. İYİ Parti İzmir İl Binası’nda gerçekleştirilen toplantıya ev sahibi İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar’ın yanı sıra TBMM İYİ Parti Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, TBMM İYİ Parti Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, İYİ Parti Genel Başkan Baş Danışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray, İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale katıldı.
Toplantının açılışında konuşan TBMM İYİ Parti Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, “Bu ziyarette özellikle ekonomi ağrılı gündem üzerinden gidiyoruz. Hem dünya ve Türkiye gündemi özellikle İzmir’in ekonomik röntgeninin ekonominin paydaşları ile paylaşacağız. Hem düşüncelerimizi aktaracağız hem de sorunlar sahiplerinden dinleyip bunları aktarmaya çalışacağız. Bu çerçevede İzmir’de çalışmalarımız Müsavat Dervişoğlu, Erhan Usta, Ümit Özdağ ve Hüsmen Kırkpınar ve bütün teşkilatımızdan arkadaşlarımıza da çok teşekkür ediyoruz. Dünden itibaren hem İzmir İle ilgili bilgilendirmelerinden hem de İzmirliklilerin kendilerine gösterdikleri dönüşten çok mutlu olduk” dedi.
Tatlıoğlu, sözlerini şu ifadeler ile sürdürdü: “Bu sorunları siyasetin gündemine aktarmaya çalışıyoruz. Biraz da devleti yönetenlere bu sorunları yansıtmaya çalışıyoruz. Akşam genel medyaya baktığımızda bu sorunlar konuşulmuyor. Biz de İYİ Parti olarak daha büyük sorumluluğumuz olduğunun farkındayız. Sayın Genel Başkanımız bir taraftan, bütün teşkilat başkanlarımız başka taraftan Türkiye’nin gerçek gündemini bir şekilde siyasete aktarma peşindeyiz. Resmi rakamlarla dünyanın en yüksek faizini ödeyen ülkeyiz. 10 yıldır da en yüksek işsizliğe sahip bir ülkeyiz. Bu Türkiye’nin hak ettiği bir tablo değil. Türkiye’de merkez bankası faizleri Güney Kore’den 34 kat daha fazla. Bunların hiç siyasetin gündeminde olmadığı, kamuoyu gündeminde konuşulmadığını görüyoruz. Milletin temsilcileri adına soruyoruz, 128 milyar dolar ne oldu diye. Bunun yerine havaları yağmurlu, mevsimlerinin değiştiği şeklinde bir cevap ile karşılaşıyoruz. Biz elbette soruyoruz 2012 yılında 12 bin dolarlardan 8 bin dolarlara geldik diye. Türkiye bu anlamda kendi sorunlarını konuşamayan bir ülke durumunda… Sorunlarını konuşamayan ülkeler sorunlarını konuşamayan aileler gibidirler. Sorunların altında ezilirler. Bizde bunu konuşmak için sahadayız. Konuşursak sorunları çözeriz diyoruz” dedi.
Ekonomik sorunların İzmir’e etkileri üzerine konuşan Tatlıoğlu, “İzmir’e bakıyoruz, Türkiye’nin zengin bölgelerinden olması gereken bir yer ancak Türkiye ile arasındaki gelir farkı azalıyor. İzmir ve Ege gitgide, kaba emek bölgesi oldu. Ne yüksek teknolojili bir sanayileşme neden yüksek teknolojili bir tarım var… Bu da bir fakirleşme halidir. Dünyada kaç tane ege bölgesi ve İzmir gibi bir yer var? Türkiye’nin en önemli limanının giderek geriye düştüğünü ve İzmir Limanı’na bir yatırım yapılmadığını görüyoruz. Bu Türkiye’yi yönetenlere İzmir’den sesleniyoruz. Türkiye’de vergi gelirlerinin 10,5’ini veren İzmir, Kamu harcamalarının yüzde 4,6’sını alır. Biz gelişmiş bölgelerimizi geride bırakırsak iyice fakirleşmeye gideriz. Türkiye’nin yönetimini üstlenenlere sesleniyoruz… Türkiye 2012’lerde orta gelir tuzağını aşarız derken, bugün mültecileri sayarsak 8 bin dolar milli gelire geriledi” dedi.
Hükümete ‘şeffaflık’ üzerinden eleştiriler yapan Tatlıoğlu,”Devlet istihbarat konularında elbet gizlilik taşır ancak eğitim ve sağlık gibi politikalara da şeffaf olmalıdır. Pandemiyi yaşıyoruz, Mart ve Nisan 2020’de gayet iyi başlayan Sağlık Bakanlığı’nın politikalarının bugün Türkiye’yi getirdiği yer çok yüksek maliyet. Ağustos ve Eylül aylarında bilgilerin paylaşılmaması, pandeminin daha fazla yaygınlaşmasına neden olmuş. Siyasi ahlak konusunda iki kişinin pastanede oturmasını yasaklayan AK Parti binlerce kişinin katıldığı kongreler yaptı. Bugün kongrelerin olduğu yerde insanlar hastalanmak ve ölmektedir. İnsanların şeffaf bir bilgiye ihtiyacı var. Devletimizin açık ve şeffaf yönetilmesini istiyoruz. Türk ekonomisinin de demokrasisinin de negatif farklılaştığı partili bir Cumhurbaşkanlığı dönemi yaşıyoruz.”
TBMM İYİ Parti Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu’nun konuşmasının ardından ise soru cevap bölümüne geçildi.
Hiçbir belediye bunu karşılayamaz
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile İYİ Parti’de bir dönem yaşanan CV krizinin ne aşamada olduğunun sorulması üzerine konuşan İYİ Parti İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, “İstihdam Türkiye’nin genel sorunlarından bir tanesi. Merkezi yönetim iş ihtiyaçlarını karşılayamadığı için yüklenmeler belediyelere oluyor. Son durum ile ilgili bir bilgi alamadım ancak İzmir’deki işsizliği karşılayacak bir potansiyele sahip olduğu kanaatinde değilim. Hiçbir belediye bunu karşılayamaz. Türkiye’nin her bölgesinde yaşanan sorunun belediyelere yüklemek adil değil. Belediyenin genel durumundan memnun değilim ancak sana da göktaşı düşseydi, yağmur düşseydi, göktaşı düşseydi, sende memnun olmazdın. Her şey yerli yerinde demiyoruz, İzmir’in ciddi bir altyapı sorunu olduğunu 25 yıldır söylüyoruz, ancak geride bıraktığımız yıl birçok talihsizlik yaşandı” diye konuştu.
“Sonsuza kadar belediye başkanlık seçimlerine katılmayacağız” diyemeyiz
Yerel yönetim konusunda konuşan İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray ise flaş bir çıkışa imza attı. Çıray, “İYİ Parti ayrı bir parti. Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar bir takım birliktelik gerektiriyor. Ancak inşallah İYİ parti önümüzdeki seçimlerde kendi adayları ile seçimlere giderecektir. Kendi projelerimiz, kendi hedeflerimiz var. Hep birlikte bunları gerçekleştirmeye çalışacağız. İYİ Parti’nin önlenemez bir yükselişi var. İlk seçim genel seçim olacak ve biz iddiası olan bir parti olarak sonsuza kadar belediye başkanlık seçimlerine katılmayacağız diyebilir miyiz?” diye konuştu.
Aytun Çıray ve kendisi arasında sosyal medya üzerinden yaşanan tartışmalara son noktayı koyan Müsavat Dervişoğlu, aralarında herhangi bir sorun olmadığını belirtti. Dervişoğlu, “Başka partilerde de kimileri listeye giremez, kimileri girer… Bu bizim içimizde her şeyi konuştuğumuzun belirtisi. Başka partilerde bu küskünlüğe neden olabilir ama biz de böyle değil. O dönemde bizlerin karşılıklı söylemlerinde bazı konuşmalar yaşandı ancak Aytun ağabey ile aramızda hiçbir sorun yok. Tabi böyle bir konu görünce manipüle ediyorlar. Bunlar oluyor, İYİ Parti içinde çok medeni sınırlar içinde bazı şeyler yaşanıyor. Ben kendisine özel hayatımda Aytun ağabey derim ” dedi.
İzmir’de muhalefet olan AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin eleştirilerinin sorulması üzerine konuşan TBMM İYİ Parti Grup Başkanı ve Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, “Elbette eleştirecek ki İzmir’i yönetenlerde nerelerde doğru ve yanlışı var bilecekler. Eleştiriler demokrasidir, içinde yanlış eleştirilerde olabilir. Eleştirinin olduğu yerde gelişme olur. Elbette ki yerel yönetimler ile ilgili eleştiriler olur. Bizde bu eleştirilere bakarız, haklı yön varsa bizde bu konuları ilgililere aktarırız ve gereğinin yapılmasını belirtiriz, yeter ki yapıcı olsun. Burada belediyeyi eleştirenlere terörist demiyorlar her halde? Tayyip Erdoğan’ı eleştirdiğinizde terörist oluyorsunuz, yani terörist olmanın özelliği Erdoğan’ı eleştirmek” diye konuştu.