Bir gün zeminliğimde otururken dışarıda bir patırdı işitmiştim. Neferler: “Saya geldi!” diye bir birbirlerine bir şeyler tebşir ediyorlardı.
Merakla hemen zeminlikten dışarı çıktım. Karşımda abani sarıklı, beli kuşaklı, küçük şalvarı sivil bir adam omzunda bir heybe olduğu halde duruyor.
Oradaki neferler gülüyor. Neferin biri atıldı: “Efendim bizim saya ileri hat için müsaade istiyor!”
“Bu zat necidir? Burada ne işi var?” diye sordum. “Efendim bizim saya!” dedi.
“Bu ne demektir?” dedim.
Meğer “sâî” demekmiş. İzmir köylerinden efrada mektup küçük emanet, haber getiriyormuş ve Aydın’dan cepheye geliyormuş.
O gün bizim Mehmetçiklerin hali görülecek bir şeydi. Kimisi Fatmasını, kimisi Ayşesini soruyor; saya her birine söz yetiştirmek için olanca hafızasıyla bütün köylerden, konu komşudan bahsediyor, hepsini sayıp döküyordu.
Arada bir acıklı haberler de geçiyordu. Saya bir Türk kızından nişanlısına bir haber, veya bir çevre getirmiş; soruyor:
-Durmuş oğlu Kara Ali nerededir?
Üç gün evvelki bir bombardımanda parçalandığı haber verildiği vakit sayanın gönderilen çevreyi köydeki Türk kızına nasıl iade edeceğini düşündüğünü görür gibi oluyor gözlerimiz doluyordu..
(Münim Mustafa, Cepheden Cepheye, İst. 1998, s.104-105.)
***
Yukarıda anlatılanlar sadece bizim değil tüm dünya tarihinin en büyük mücadalelerinden biri olan Çanakkale Savaşı’nda yaşanan onbinlerce acı hatıradan sadece biri.
Dönemin İngiltere Denizcilik Bakanı Winston Churchill’in “Hiçbir savaş dünya tarihini bu kadar değiştirmemiştir” dediği Çanakkale Zaferi’nin bugün 106’ıncı yıldönümü. Bugün Çanakkale Zaferi ve Şehitlerimizi Anma günü.
Ege Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasan Mert’e insanlık tarihini derinden etkileyen bu savaşla ilgili görüşlerini sordum. Doç. Dr. Mert gerçekten bilinmesi ve dikkate alınması gereken konulara dikkat çekti. Çanakkale’de savaşan İzmirli askerlerle ilgili yukarıdaki olayı da o gönderdi.
Mert’e öncelikle bu büyük savaşta İzmir ve Ege’den ne kadar kayıp verildiğini sordum.
İzmir’in ve Ege’nin en çok kayıp veren iller arasında yer aldığını ifade eden Mert şu bilgileri verdi:
“Çanakkale’de şehit olan askerlerimizin sayısı Genelkurmay Başkanlığı’nın tespitine göre kara ve deniz savaşlarında olmak üzere toplam 57.263 şehit, geri kalanı yaralı, esir ve kayıp olmak üzere 211.000’dir.
Şehitlerden 1720’si İzmir, 2174’ü Manisa, 1746’sı Aydın, 2779’u Balıkesir, 818’i Uşak olmak üzere Batı Anadolu’nun çok sayıda kaybı vardır.
Nitekim şehit sayısına göre bir sıralama yapıldığı takdirde Bursa 3737 şehitle birinci., Balıkesir ikinci, Manisa beşinci , İzmir ise dokuzuncu sırada gelmektedir.”
***
Çanakkale’den önce hedefin İzmir olduğu bilgisini de veren Doç. Dr. Hasan Mert şöyle konuştu:
“Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiliz donanması iki defa İzmir’e girmek istedi. Fakat Körfez’de alınan tedbirler üzerine şehre uzaktan top atışları yapıp gittiler.
İzmir’e yapılan İlk saldırı Çanakkale deniz muharebesinden önce 5 Mart 1915’te gerçekleşti.
Dış Körfez’e kolayca giren düşman donanması, İç Körfez’i koruyan Yenikale istihkâmlarını topa tuttu. Aralıksız 5 gün süren karşılıklı topçu ateşi düellosu sonunda düşman gemileri, İzmir Limanı’na giremeyerek uzaklaştı.”
Çanakkale’nin tüm yurdun ortak zaferi olduğunu hatırlatan Ege Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hasan Mert mutlaka dikkate alınması gereken şu öneride bulundu:
“ Her şehirden oraya gidenler olmuş ancak pek çoğu orada kalmış. Bizi milletçe kaynaştıran, birleştiren ortak bir değerdir Çanakkale.
Diğer şehirler gibi İzmirlilerin de bu aziz şehitlerin hatırasına borçları vardır. Belki İzmir’de de bir Çanakkale Şehitleri Abidesi (Anıtı, Heykeli) meydana getirerek bir nebze olsun bu görevi yerine getirebiliriz.
Böylece İzmir’in vatanperver çocukları bir parçalarının daima Çanakkale’deki diğer vatan evlatlarıyla birleştiğini ve doğusu-batısıyla ortak bir kaderi, tarihi paylaştıklarının farkına varacaklardır.”
***
Hasan Mert gerçekten de çok haklı. Avusturya ve Yeni Zellandalılar, 30 bin kilometre öteden Çanakkale’ye gelip savaştı. Onların torunları savaşı kaybetmiş dedeleri için kendi ülkelerinde pek çok şehirde anıt yaptırdı.
Bizim büyük bir kahramanlık örneği göstererek savaşı kazanan dedelerimiz için İzmir’de hala bir Çanakkale Şehitliği yapmamış olmamız büyük eksiklik.
Umarım, bu eksiklik bir an önce giderilir ve İzmir’e görkemli bir Çanakkale Şehitleri Abidesi ya da Anıtı yapılır.