Ünlü sanatçı Ahmet Güneştekin’in “Gâvur Mahallesi” sergisi İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde açıldı. Kültürpark Atlas Pavyonu’nda sanatseverlerle buluşan serginin açılışına İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer’in yanı sıra Eski Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, sanatçı Ahmet Güneştekin, Türk sanat, siyaset ve iş dünyasının önde gelen isimleri, ulusal ve yerel basın temsilcileri, büyükelçiler, dernek ve sivil toplum kuruluşu başkanları ve çok sayıda sanatsever katıldı.
“Bu kalıcı izlere ev sahipliği yapmanın gururunu hep taşıyacağız”
Serginin açılış töreninde konuşan Başkan Tunç Soyer, “Ahmet Güneştekin evrensel bir sanatçı olduğunu hepimize hissettirdi. Onun sergisinde, sanatında hafıza meselesi önemli bir yer tutuyor. Gerçekten de öyle bir hız çağında yaşıyoruz ki; hayat bizle başlayıp bitiyormuş gibi yaşıyoruz. Oysa arkadaki hafızayı tazelemezsek, yaptığımız hataları tekrar etme riski var. Onun için hafıza çok kıymetli bir şey. Hele ki hafızayı sanatla hatırlıyorsanız, tazeliyorsanız o zaman çok daha kalıcı izler bırakıyorsunuz. Ahmet Güneştekin, evrensel bir sanatçı ve sonsuza dek devam edecek izler bırakan bir sanatçı. Bir sanatçıyı evrensel yapan şey, vicdan ve cesaret. Bunların ikisi de onda fazlasıyla var. O yüzden evrensel bir sanatçı. Ama asıl evrensel yapan şey, yaptığı eserin sanatın, her izleyen tarafından kendince anlamlandırıyor olmasıdır. Kendisi eserlerin herkesin insanlığın malı olduğunu söyledi. Tam da öyle hissediyoruz. Her şeyiyle o sanat bizim. Hepimiz kendi hissiyatımızla onu anlamlandırıyoruz. Ahmet Güneştekin’e ev sahipliği yapmaktan büyük gurur duyuyoruz. İzmir olarak bu kalıcı izlere ev sahipliği yapmanın gururunu hep taşıyacağız” şeklinde konuştu.
“Hafıza odamı en çok dolduran yer İzmir oldu”
Serginin açılış konuşmasında Gavur Mahallesi’nin öyküsünü anlatan Ahmet Güneştekin, “Sanatını götürdüğüm her yer benim mahallem, benim ailemdir. Gavur Mahallesi’nin İzmir’e gelme öyküsü tam 2 yıl önce Tunç başkanımızın odasında şekillendi. Buraya sıradan bir sergi gelmeyecekti. Çünkü bu coğrafya ülke tarihinin en önemli coğrafyalarından birisiydi. Çünkü bu coğrafya mübadele coğrafyası. Ben bir sanatçı ve zamanın tanığıyım ve her tanıklığı da sanatla bırakma gibi bir görevim var. Benim yaşadıklarım hayatımda önemli izler bıraktı. Ben de bu izleri sanatıma aktardım. Hiç bir zaman taraf olmadım, bağımsız olmayı tercih ettim. Her coğrafya benim için farklı şey ifade ediyor ve hafıza odasında birikiyor. Hafıza odasını en çok dolduran ve iz bırakan da İzmir oldu. İzmir, bir mübadele şehri. Bu yerinden yurdundan edilme meselesi, sadece burada kalmıyor. Eğer ormanları yakıyorsanız o da zorunlu bir göçtür. Oradaki canlılar hayvanlar da göçüyor. Sadece insanın yaşadığı bir göç değildir. Esas olan, ardımızda bıraktıklarımızdır. Bu süreçte sayın başkanımın katkısı son derece önemli. Kendisini hem cesaretinden, hem kararlılığından hem de sanatıma olan inancımdan dolayı teşekkür ediyorum. Bu sergi çok zor hazırlanmış bir sergi. Ben sizlere eserlerimi anlatacağım ama eserleri kendiniz hissedin o sesleri duyun birlikte o insanların yerlerinden yurtlarından koparılmalarını, köklerinden koparılmalarını duyun. Kökler toprağın içinde kalır gövde gider. O insanların kökleri hala burada duyuyor. Umarım bu trajedileri hiçbir insanlık coğrafyası yaşamaz” dedi.
Açılış töreninin ardından Başkan Soyer, Güneştekin eşliğinde sergiyi gezdi. Başkan Soyer Atlas Pavyonu’nun içinde yer alan sergiyi ve açık alanda kurulan serginin “Göç Yolu” isimli bölümünü gezdi. Hafızalarda iz bırakan serginin ardından Tarihi Havagazı Fabrikası’ndaki gala yemeğine geçildi. Gala yemeğinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mübadele korosu, iki yakanın türkülerini seslendirdi.
5 Mart’a kadar ziyaretçilerini ağırlayacak
5 Mart 2023’e kadar hafta içi 09.00-17.30, hafta sonu 10.00-17.00 saatleri arasında sanatseverlerin beğenisine sunulacak serginin küratörlüğünü Şener Özmen üstleniyor. Güneştekin Vakfı işbirliğiyle açılan sergide, büyük boyutlu enstalasyonlar, video işleri ve metal formların taşla tamamlandığı heykel çalışmaları sergileniyor. Sergiye Güneştekin Vakfı’nın yayımlayacağı kapsamlı bir kitap da eşlik edecek.
Sergi kültürel çeşitliliği vurguluyor
Ahmet Güneştekin sergide mübadele ve sonrasındaki tüm kitlesel yerinden edilmelerde olduğu gibi ayrıştırıcı uygulamaların uluslararası mülteci ve göçmen dalgalarıyla daha görünür hale geldiğini anlatıyor. Gâvur Mahallesi insan olmanın tarihsel, kültürel ve politik olarak çok yönlü etkilerini anlama olanağı sunuyor. Çok disiplinli bir çalışmayla biçim, materyal ve yüzeyle ilişki kurarken geçmişi şimdiyle birlikte inceleyerek yaşananlara başkalığın gözünden bakmak için alan yaratıyor.