AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in AK Partili milletvekilleri ile hareket ederek Ankara’da bazı toplantılara katıldığı yönünde gelen eleştirilere yanıt vererek “Sayın valimiz iki kere Ankara’ya hem vekil hem iş insanları ile gitti. Vali bey ayrımcılık yapıyor diyorlar. İş insanları ile gidince ayrımcılık mı oluyor? Hakkını teslim etmek gerekirken bir vekilin de orada olduğuna bakarak diğer insanları görmemek abesle iştigal değil midir? Sayın valimiz merkezin kurulması için uğraşıyor. Görevi de değil ama sorumluluk aldı ve İzmir için bunu yaptı” dedi.
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, SonSöz TV’de yayınlana programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı.
RİSK ALMA KONUSUNDA İZMİR, İSTANBUL GİBİ DEĞİL
İş dünyasının içinden geldiğini kaydeden Saygılı, İzmir iş dünyasının diğer bölgelere bölgelere göre yaşanan olumsuzluklara karşı daha temkinli bir karakter sergilediğini kaydetti. İhracat konusunda da İzmir’in kademe yükselttiğini belirten Saygılı yaptığı değerlendirmede “İzmirli iş insanı istikrar, sürdürülebilirlik ister. Anlık çalkantılardan biraz ürkeklik oluşur. Risk alma konusunda İzmir, İstanbul gibi değil. Refleksi hızlıdır ve parasının bir kısmını tahvillere bağlayarak güvence altına almak ister. Daha tedbirli ve temkinlidir İzmir iş dünyası. 2002’de dış ticaret hacmi 5,6 milyar dolardı. Ben ihracat yapan birisi olarak söylüyorum Gelinen noktada 30,8 milyar dolara yükseldi. Bunun 17,5 milyar doları ihracat… 2002’de 5,6 milyar doların 2,8 milyar doları ihracattı. İzmir 2,8 milyarlık ihracattan 27,5 milyar dolara getirdik. İthalat 1,5 milyar dolarda kaldı. 4 milyar dolar artı verdik. Sanayicinin işi tıkır tıkır işliyor. Üretim var. İstihdam rakamları 2002’de işsizlik yüzde 13 iken şu an yüzde 12,8… Ki kent nüfusu yüzde 50 arttı” dedi.
VALİ KÖŞGER’İN HAKKINI TESLİM ETMEK GEREKİRKEN…
Kemalpaşa’da yapılmak istenen Lojistik Üssü’nün kent ekonomisine büyük katkı sağlayacağını kaydeden Saygılı, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in bakanlıkta yapılan toplantılara AK Partili milletvekilleri ile birlikte katılması ile ilgili olarak gelen eleştirilere de yanıt verdi. Saygılı açıklamasında “navlun bedelinin yüksekliği dış ticaretle uğraşanların sorunuydu. Devlet ve Büyükşehir’le yapılacak projelerle çözülmesi lazımdı. Kemalpaşa Lojistik Üssü’nün alt yapısı kuruluyor. Hükümet adımlar attı. Yorgancılar abim EBSO’nun başkanı kendisi. Mahmut Bey, İZTO başkanı, EİB başkanı Jak Bey’e sorun. Sayın valimiz iki kere Ankara’ya gitti bunun için, hem vekil ve iş insanları ile gitti. Vekille gitmek ne demek? Vali bey ayrımcılık yapıyor diyorlar. Ticaret Odası, EBSO, EİB Başkanı ile gidince ayrımcılık mı oluyor? Hakkını teslim etmek gerekirken bir vekilinde orada olduğuna bakarak diğer insanları görmemek abesle iştigal değil midir? Sayın valimiz lojistik merkezin kurulması için uğraşıyor. Görevi de değil. Ama sorumluluk aldı ve İzmir için bunu yaptı” şeklinde konuştu.
YAŞADIKLARINI ANLATTI: VALİ BEY’İN GÖZLERİ IŞILDADI
Vali Köşger’in hiçbir parti, kişi ayırt etmeksizin mülki amir olarak herkese eşit mesafede duyduğunu kaydeden Saygılı, “Kendisini tanıdığım kadarıyla her kim randevu isterse reddetmediğini ve sorun varsa çözmek için gayret gösterdiğini biliyorum. Orada mezhep, yapı, bakış açısına bakmadan her şeyi yapıyor. Bir örnek daha vereyim: Sayın valimiz Köşger’e EİB ie birlikte ziyaret ettik. ‘Sayın valim Çandarlı’da rüzgar enerjisi için kümeleşeme var ve 10 bin kişi çalışıyor. 1 milyar dolar ihracat yapıyorlar. Temiz Enerji birimi kurulması yönünde bir teklifimiz var’ deyince gözleri ışıldadı. 80’li yılların valisi olsa bana ne derdi? ‘Ne olur başkan gündeme getirin, komite kurulsun’ dedi. Komite kurulduğunda bu sektörün imalatçıları, satıcılarının olduğu yerde yarın ihracatımız 4 milyar dolar ihracata çıkarması içten değil. Yenilebilir enerji ile ihracat yaptığımız düşünün. Temiz enerji komitesi kurulacak. Karşılıklı mutabık olduk Jak Bey ile. Şehrin gelişmesi için her noktada elimizden geleni yapmaya razıyız. Ticaret, turizm ve altyapı yönünden çok daha güçlü bir İzmir olması için taşın atlına elimiz koymaya hazırız.
