İki gün önce Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir’de siyasi tarihimize geçecek kongrelerinden birini yaptı.
Kongreyi baştan sona izleyenler arasındaydım.
Elbette öncelikle hepimizi dehşete düşüren kavgayla başlamak gerek.
Olaylar neredeyse 20 metre yakınımda gerçekleşti.
Yaklaşık 32 yıldır gazetecilik yapıyorum. Çok gergin olaylar gördüm, yaşadım, şahit oldum.
Ama 15 Eylül Cumartesi günü CHP İzmir Kongresi’nde yaşanan gerginlik ve olaylar gibisine çok nadir rastladım.
Tam anlamıyla bir facianın eşiğinden dönüldü.
CHP’nin iki Genel Başkan Adayı Özgür Özel ve Örsan Öymen ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İl Başkan Şenol Aslan’ın da aralarında bulunduğu protokol arbedenin tam ortasında kaldı.
Yumruk ve tekmelerle kavga edenler sehpaları kırdı, protokolü darmadağın etti.
Siyasi partilerin kongrelerini 1993 yılından beri takip ederim. O tarihten bugüne izlemediğim CHP İzmir İl Kongresi olmadı.
Gerginlik ve kavgalar çok oldu. Ama bu kavgalar hep münferit ve kavga edenlerin kendi arasında olurdu.
İlk defa bir kongrede CHP protokolünün kendi partililerince dağıtıldığını gördüm.
Öyle ki Tunç Soyer ve Şenol Aslanoğlu çok ciddi zarar görmenin eşiğinden döndü.
Ben görmedim ama salonda pek çok kişi Soyer ve Aslanoğlu’na yumruk isabet ettiğini bile söyledi.
Sebep ne olursa olsun birbirini acımasızca saldıran partililerin 3 ay sonra kol kola girip yerel seçim için nasıl oy isteyeceklerini anlamak mümkün değil.
***
Buraya kadar anlattıklarım Kongre’nin asayişle ilgili bölümü.
Kongrenin siyasi bölümüne gelince.
Aslında iki Genel Başkan Adayı’nın katılması İzmir İl Kongresi’ne verilen önemin göstergesi.
CHP’de ilk il kongresi İzmir’de oldu.
Şenol Aslanoğlu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ilk kongrenin İzmir’de yapılmasını kendisinin istediğini açıkladı.
Anlaşılan Kılıçdaroğlu Kurultay sürecine İzmir’den güçlü bir destek alarak başlamak istiyordu. İstediğini aldı da.
Kongrede olaylara neden olan gerginliğin nedeni ise blok liste önerisiydi. Çarşaf liste isteyenler önerge verilir verilmez çileden çıkıp kolay kolay hafızalardan silinmeyecek manzaraya neden oldu.
Aslında çıkan sonuca bakınca blok liste ısrarını da anlamak mümkün değil. İki liste arasında 3 kata yakın fark oldu. Zaten kimsenin liste delemeyeceği ortadaydı.
Keşke uzlaşılsa ve CHP İzmir Örgütü’nün imajını yerle bir eden olaylar hiç yaşanmasaydı.
***
Sonuçta yapılan oylamada Şenol Aslanoğlu’nun Genel Merkezce de desteklenen listesi çok büyük bir oy farkıyla ipi göğüsledi. Aslanoğlu’nun listesi 412 oy alırken rakibi Şakir Başak’ın listesi 158 oyda kaldı.
Aslanoğlu’nun listesinden Kurultay Delegesi olarak seçilen isimlerde dikkatimi bir ayrıntı çekti.
Listede bariz bir Bornova ağırlığı göze çarpıyor.
Bornova İlçe Başkanı Ertürk Çapın’ın yanı sıra; bir önceki Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Semra Nalbantoğlu, Serap Yılmaz ve Perihan Yardımcı gibi isimler Kurultay Delegesi oldu. Ayrıca Bornova Örgütünden Zeki Çağın İl Yönetimi’ne, İsmet Güven de Disiplin Kurulu’na seçildi.
CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ile Ertürk Çapın ve Olgun Atila ittifakının büyük bir sinerjiye dönüştüğü anlaşıldı.
***
CHP İzmir İl Kongresi’nin tartışmasız en büyük galibi Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
Kongre boyunca Kılıçdaroğlu aleyhine tek bir slogan bile duyulmadı. Konuşmacılardan biri bile doğrudan Kılıçdaroğlu’nu eleştiren cümle kurmadı.
Dahası ve en önemlisi Kılıçdaroğlu Kurultay’da Genel Başkanlık için 56 İzmirli delegenin oyunu cebine koydu. Diğer il kongreleri için de büyük bir koz elde etti.
CHP İzmir Örgütü matematiksel bir kesinlikle “Kılıçdaroğlu” dedi.