ESİAD 2’nci Yatırım Zirvesi’nde konuşan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, dünyanın en değerli markalarının ofislerinin İzmir’de bölge ofislerinin açılmasına yönelik lobi çalışmaları yapılması gerektiğini belirtti. Özgener açıklamasında “kentimizde girişimci ile yatırımcıyı buluşturacak ara bağlantıların güçlendirilmesi ve risk sermayesi fonlarının İzmir’e çekilmesine yönelik çalışmalar yapılmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz” dedi. Özgener ayrıca yatırım yapılacak ilçelerin envanterinin çıkarılmasını hedeflediklerini de kaydetti.
Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması ve toplumsal gelişimi için çalışan Ege Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ESİAD), Cumhuriyetin 100. yılında yatırım iklimini geliştirecek önemli bir etkinliğe imza attı. Finans sektörünün önde gelen oyuncularını, sanayici ve iş insanlarıyla buluşturan bir platform niteliğindeki ESİAD II. Yatırım Zirvesi İzmir İstinyepark Hyatt Regency’de gerçekleştirildi.
YATIRIM YERİ ENVANTERİ HAZIRLAMAK HEDEFİMİZ
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener toplantıda, OVP’de yer alan “Yatırımcıların faydalanması için uygun yatırım yerlerini içeren yatırım yeri envanteri oluşturulması” konusunun altını çizerek, “İzmir’in uluslararası alanda tanıtımının sağlanması ve küresel yatırım ağına dahil edilmesi için kentimiz kurum ve kuruluşları tarafından eş güdüm içerisinde çalışılması gerektiğine inanıyoruz. Oda olarak gündemimizde yer alan bu konuda; ortaya konulacak ortak akıl ile kentimizin ekonomik profilinin ve alternatif yatırım olanaklarının yabancı yatırımcılara tek bir elden iletilmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Uluslararası eğilimlerden de, yararlanarak kentimizin yakın gelecekte nasıl bir yatırım modeline sahip olmasına dair fikirler üretilmesini hedefliyoruz. Aynı zamanda bir diğer hedefimiz ise; yerli ve yabancı yatırımcılara, İzmir’deki ilçelerin farklı avantajlarını, ekonomik profillerini ve yatırım olanaklarını tanıtan bir yatırım/gayrimenkul rehberi sunmak. Bu bağlamda, İzmir’de yatırım yapmak isteyen yatırımcıların yatırım süreçlerini hızlandırmak ve kolaylaştırmak adına yatırıma yönelik gayrimenkulleri, yatırımcı ile buluşturabilecek bir platform yaratılmasını öneriyoruz. İzmir gayrimenkul piyasasını detaylıca ele almanın ve gelecek projeksiyonlarını şimdiden belirlemenin, kent ekonomisine yönelik gelişimi kontrol altına alabilmek açısından öncelikli olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.
LOBİ ÇALIŞMALARI YAPILMALI
Yeni yatırım çekmek için Dünya Bankası, OECD gibi uluslararası kuruluşların, yatırımlara liderlik eden fonların kentle buluşmasının yanı sıra dünyanın en değerli markalarının ofislerinin İzmir’de bölge ofislerinin açılmasına yönelik lobi çalışmaları yapılması gerektiğini belirten Özgener, “Çünkü güçlü kentlerin, bünyesinde barındırdığı uluslararası sermayeli şirketler ve kurumlar kent ekonomisine ciddi katkılar sağlıyor. Özellikle; tecrübe aktarımı ve istihdam, ihracat ve yatırım artışında büyük payları bulunduğunu görüyorum. Ayrıca bu tip yatırımlar, diğer yatırımları çekme anlamında da tetikleyici bir görev üstleniyor. Yanı sıra KOBİ’lerimizin finansman ihtiyacını karşılamaya yönelik fon sağlayıcı- aracı merkezlerin kentimize çekilmesi konusunu da vurgulamak istiyorum. Bu merkezlerin İzmir’e çekilmesinin, kapasitelerini arttırmak ve işlerini geliştirmek için kredi ve destek arayan firmaların finansman açığını kapatacağını ve dolayısıyla kentimiz ekonomisinin gelişiminde katalizör etki yaratacağını düşünüyoruz. Bu anlamda; kentimizde girişimci ile yatırımcıyı buluşturacak ara bağlantıların güçlendirilmesi ve risk sermayesi fonlarının İzmir’e çekilmesine yönelik çalışmalar yapılmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz” sözlerine yer verdi.
(Egedesonsöz)