FAO verilerine göre Türkiye dünya sebze üretiminde dördüncü, meyve üretiminde ise beşinci sırada yer alıyor. Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD), yaş meyve sebze sektörünün temsilcilerini, meyve ve sebze insan sağlığı açısından taşıdığı önemin yanı sıra, sektörün tüm dünyada ve Türkiye’de sahip olduğu ekonomik değere dikkat çekmek için bir araya getirdi.
Ege Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Uluslararası Meyve ve Sebze Yılı‘nda uluslararası bir manifesto hazırlanması gerektiğini vurgulayarak “Meyve ve sebzelerin insan sağlığı ve vücut direncine etkileri uluslararası bir platformda net bir şekilde ortaya konulmalı ve ana hatları ile meyve ve sebzelerin etkileri ve insan sağlığı için gerekliliği, günlük tüketim önerileri uluslararası bir manifesto hazırlanarak yayınlamalı. Doğru bilinen yanlışlar, yanlış bilinen doğrular düzeltilmeli. İnsanların bir daha unutmaması, unutmaya başladığı zaman açıp okuması için uluslararası imza altına alınmış bir manifesto olmalı. Hazırlanan manifesto da mümkün olunabilecek her platformda dile getirilerek tüm insanlık arasında yaygınlaştırılmalı.” dedi.
Tarım alanları korunmalı, betonlaşmaması için önlemler alınmalı
Meyve, sebzeler ve insanlığın ihtiyacı olan tüm gıdaların nasıl üretildiği, nasıl dağıtıldığı ve tüketildiğini uluslararası bir masada düşünülmesi ve konuşulması gerektiğini söyleyen Hayrettin Uçak, “Bu masadan çıkacak sonucun uluslararası ortak akıl olmalı. Bu masanın görevi, gıdanın üretiminden tüketimine kadar geçen süredeki hataların tespit edilmesi ve ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınması olmalı. Dünya üzerindeki verimli tarım arazilerinin korunması, bu alanların sanayiye ve konut yapımına kaymaması, betonlaşmaması için önlemler alınmalı. Tüm insanların sağlıklı yaşamı için, gerekli gıdaya ulaşmasındaki tüm engeller ortadan kaldırılmalı ve dirençli, sağlıklı bir dünya için çalışılmalıdır. Sağlıklı beslenmenin, gıdanın hayatımızdaki en temel ihtiyaç olduğu, tarımın gıdanın insanlar için, ülkeler için ne kadar stratejik bir öneme sahip olduğu bir kere daha hatırlandı.” diye konuştu.
2020’de taze meyve sebze ihracatında yüzde 21, mamulde yüzde 8’lik artış
Uçak, tarım sektörünün pandemi sürecini, geçtiğimiz yılın Mart-Mayıs aylarında devletin aldığı tedbirlerin de katkısıyla avantaja çevirerek, bazı tarım-gıda sektörlerinin ihracatında yüzde 25-35 oranlarında artışlar yaşandığını açıkladı. Uçak, şöyle devam etti: “2020 yılında Türkiye geneli taze meyve sebze ihracatımızda 2019’a kıyasla yüzde 21 artış yakaladık ve 2 milyar 700 milyon ihracat yapma başarısı gösterdik. Meyve sebze mamullerinde ise yine aynı dönemimiz bir önceki yıla göre yüzde 8’lik bir artışla 1 milyar 540 milyon dolarlık bir ihracat getirisi sağlandı. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak 2020 yılında taze meyve sebzede 346 milyon dolar, meyve sebze mamullerinde ise 693 milyon dolar olmak üzere toplam 1 milyar 40 milyon dolarlık ihracat yaptık. 2020 yılı hedefimiz olan 1 milyar dolar ihracatı hedefini de aşmış olduk.”
Dikili Tarım İhtisas OSB ihracata 1 milyar dolar katkı sağlayacak
Hayrettin Uçak, “Dikili Tarım İhtisas OSB’si bölgemiz, üreticilerimiz, ihracatçı firmalarımız için önemli bir avantaj sağlayacak. Tarım İhtisas OSB’lerin devreye girmesi ile birlikte, Ege Bölgesi’nden yapılan tarım ürünleri ihracatının Türkiye tarım ürünleri toplam ihracatına 1 milyar dolarlık ilave bir katkı sağlayacağını düşünüyorum. Dikili’de jeotermal seracılık, 2900 dönüm üzerine faaliyet gösterecek. Burada sadece domates değil, çilek, şeftali, kayısı, nektarin, erik başta olmak üzere tropikal meyveler gibi katma değerli ürünler üretilip ihraç edilecek.” diye konuştu.
Gıda güvenliği için “Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz” projesi
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 2021 yılında “Gıda Güvenliği”ne dikkati çekmek amacıyla başlattığı ‘Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz’ projesine de değinen Uçak sözlerini şöyle sürdürdü: “Proje, ihracat miktarının yoğun olduğu ‘çekirdeksiz sofralık üzüm, kiraz, nar, şeftali, mandalina, çilek, domates, hıyar ve asma yaprağı’ ürünlerine yönelik pestisitlerin üretici aşamasında analiz edilmesiyle ilgili. Bu ürünlerin, üretiminin yoğun olarak gerçekleştiği bölgelerden belirli sayılarda numune toplayarak, akredite olmuş laboratuvarlarda analizi gerçekleştirileceğiz. Analiz sonrası çıkan sonuçlarda, hangi üründe hangi pestisitlerin ne kadar kullanıldığını belirlenecek. Bu sonuçlara göre en büyük pazarımız olan Avrupa Birliği ve Rusya ile 83 milyon vatandaşımızın sağlığı için istenilen MRL (Maksimum Rezidü Limiti) değerlerinin sağlanmasında ne ölçüde başarı sağlandığı, yasaklı olan pestisitlerin kullanılıp kullanılmadığını öğrenebilecek ve bu konuda hem üreticilerimize hem de ihracatçılarımıza gerekli bilgilendirmelerde bulunacağız.”
Üretici bilinçlendirilmeli
Uçak, birçok üründe hasat sırasında yüzde 30’lara varan oranlarda kayıplar yaşandığını üreticilere her ürünün hasadı öncesinde bilgilendirme yapılması gerektiğinin de altını çizerek, “Bu konudaki farkındalık son dönemde biraz daha arttı, bu da sevindirici bir gelişme. İsrafın ve kayıpların önlenmesi amaçlı proje çağrıları artmaya başladı, kurum ve kuruluşların konuya ilgisi ve farkındalığı gözle görülür bir şekilde arttı. Bizim de Ege İhracatçı Birlikleri olarak bu alanda desteklediğimiz projeler var. Bu konuda teknolojiyi yanımıza almak önemli, ama asıl önemli olan eğitim ve bilinçlendirme” dedi.
TAGYAD Başkanı İsmail Uğural, “Tarım Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TAGYAD) olarak gerek dünyada gerekse Türkiye’de meyve ve sebze sektörünün artan öneminin farkındayız. Bu çerçevede ülkemizde sektörün önde gelen temsilcileri ile bir araya geldik. Bundan sonra da her vesile ile meyve ve sebze sektörünü desteklemeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Türkiye Yaş Meyve ve Sebze İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Ali Kavak, İstanbul Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu, Akdeniz Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Nejdat Sin de sektöre dair değerlendirmelerde bulundu.