Kuraklık İzmir’in barajlarını fena vurdu. Geçen yılın aynı dönemine göre kentin barajlarında 48 milyon metreküp su kaybı oldu. İZSU verilerine göre İzmir’in en büyük kaynağı olan Tahtalı Barajı’nda geçen yıl bu dönemlerde 152 milyon 568 bin metreküp olan su oranı 7 Ocak 2023 itibariyle 113 milyon 833 metreküpe düştü. Geçen yıl yüzde 53,15 olan aktif doluluk oranı bugün yüzde 39,66 oldu.
CEMRE YUVARLIK-EGELİ GAZETE/İzmir’e içme suyu sağlayan barajlardaki doluluk oranları kuraklık nedeniyle tehlikeli seviyeye düştü. İzmir geçen yılın aynı dönemine göre barajlarındaki suyun 48 milyon metreküpünü kaybetti. Geçen yıl 266 milyon metreküp olan barajlardaki su miktarı bu yıl 218 milyon metreküpe kadar indi.
BÜTÜN BARAJLARDA KAYIP VAR
İZSU’nun verilerine göre Tahtalı Barajı’nda geçen yıl bu dönemlerde 152 milyon 568 bin metreküp olan su oranı 7 Ocak 2023 itibariyle 113 milyon 833 metreküpe düştü. Geçen yıl yüzde 53,15 olan aktif doluluk oranı bugün yüzde 39,66 oldu.
Ürkmez Barajı’nda geçen yıl 5 milyon 371 bin olan aktif doluluk bu yıl 3 milyon 203 bin metreküpe indi. Ürkmez Barajı’nda yüzde 65 olan aktif doluluk bu yıl yüzde 38,82’ye düştü.
Güzelhisar Barajı’nda 94 milyon 210 bin metreküp olan aktif doluluk bu yıl 88 milyon 156 bin metreküp oldu. Geçen yıl yüzde 66,25 olan aktif doluluk yüzde 61,28’e indi.
Alaçatı Barajı’nda da 9 milyon 210 bin olan aktif doluluk bu yıl 6 milyon 961 bin metreküpe düştü. Bu barajda da aktif doluluk yüzde 57,56’dan yüzde 43,51’e indi.
Balçova Barajı’nda da geçen yıl 3 milyon 89 bin olan aktif doluluk bu yıl 2 milyon 73 bin metreküp olarak ölçüldü. Balçova Barajı’nda aktif doluluk yüzde 40,53’ten yüzde 27,20’ye indi.
BAŞKAN SOYER 2 YIL ÖNCE UYARMIŞTI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer iki yıl önce su konusunda uyarılarda bulunmuştu. Başkan Soyer, “Suyun vahşice tüketildiği bir tarım ekonomisini sürdürürseniz sonunda Türkiye’nin hiçbir yerinde su bulamaz hale gelirseniz. Bizim tarım planlaması konusunda ciddi şekilde havza ekonomileri üzerinden yeni düzenlemeler yapmamız lazım. Su sadece İzmir’in, Türkiye’nin meselesi değil, dünyanın meselesi. Dünya muazzam bir kuraklığa doğru gidiyor. Küçük Menderes Havzası’nda belki önümüzdeki beş yıldan sonra tarım yapılamaz hale gelecek. Bizim tarım ekonomisini planlamamız lazım. Üretici bugün patates ekiyor, ertesi sene başka şey ekiyor. Bunu devletin planlaması gerekiyor. Eskiden böyleydi. Artık yapılmıyor. Sorun küresel bir sorundur. Kuraklaşma ve çölleşme ile ilgili sorundur. Kiraz’da yaşadığımız mesele sadece bunun uç gösterdiği bir konudur” dedi.