Elazığ’da 41 vatandaşın hayatını kaybetmesine yol açan 6.8 şiddetindeki deprem ve Manisa’da art arda yaşanan depremlerin ardından, deprem bölgesi olan İzmir’de deprem gerçeği düzenlenen etkinlikte konuşuldu. Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Alim Murathan, konuşmasında İzmir’de deprem üreten 13 fay olduğunu vurgulayarak, tsunami tehlikesine dikkat çekti. Murathan, İzmir’de Deprem Master Planının revize edilmesi, kentin aktif tektonik haritaları yapılması gerektiğini söyledi.
Yaşam üçgeni hayat kurtarır
HİASD Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu ise depremde kaderci yaklaşımın en tehlikeli olgu olduğunu vurgulayarak, kişisel acil eylem planı gerektiğini söyledi. Rodoplu, dernek olarak düzenledikleri eğitimlerde deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklar konusunda katılımcıları bilgilendirdiklerine dikkat çekerek, “Evlerde yaşam üçgeni belirleyin. Merdiven, pencere ve balkonlardan uzak durun. Deprem anında en sağlam eşyanın yanında cenin pozisyonda ve kafa ve boynunuzu koruyarak durun” dedi.
Okullarda deprem eğitimi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik eski Bakanı Dr. Hakan Tartan da Türkiye’nin yüzde 93’ünün deprem tehdidi altında olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Nüfusumuzun yüzde 98’i de depremle yaşıyor ve yaşayacak. Sadece deprem ülkesi demek yetmiyor, yasal düzenlemelerle özellikle yapıların güçlendirilmesi ve depreme dayanıklı koşulların oluşturulmasının zorunluluk olması gerekli. Kentsel dönüşüm rant için değil, insan için yapılmalı ve devlet en az 10 yıl vadeli kredi olanağı vermeli. Deprem konusu artık milli eğitim müfredatına zorunlu ders olarak girmeli. Çocuklarımız küçük yaşlardan itibaren bu doğal afete karşı hazırlıklı olmalı.”