Geçen ay uzun yıllar ortalamasından yaklaşık 2,5 kat fazla yağış alan İzmir, 2001 yılından sonraki en yağışlı kasımı geçirdi.
Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgiye göre, geçen yıldan bu yana nispeten kurak bir dönem geçiren İzmir, geçen ekimde metrekareye 5 kilogramla Türkiye’de en az yağış alan il oldu.
Kasımı yağışlı geçiren İzmir merkezde, ay boyunca metrekareye 223,6 kilogram yağış düştü. Kent, geçen yılın aynı ayında ise metrekareye 80,9 kilogram yağış aldı.
Böylece kentin yağış miktarı, uzun yıllar kasım ortalamasının (91,8) yaklaşık 2,5 katı arttı. Bu miktarla, metrekareye 283,7 kilogramlık yağışın düştüğü 2001 kasımından sonra, en yağışlı kasım ayı yaşandı.
Kasımda kentte en fazla yağış alan diğer bazı bölgeler, metrekareye 280 kilogramla Kemalpaşa, 213,8 kilogramla Torbalı, 210,7 kilogramla Narlıdere oldu.
Yağışlar barajları dolduramadı
Kuraklık nedeniyle doluluk oranları düşen İzmir’deki barajlarda, kasım yağışlarına rağmen henüz istenilen seviyeye ulaşılamadı.
İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresinin verilerine göre, yağışlı geçen ayın ardından doluluk Tahtalı’da yüzde 27,6, Balçova’da yüzde 20,27, Güzelhisar’da yüzde 60,57, Alaçatı Kutlu Aktaş’ta yüzde 20,96, Ürkmez’de yüzde 12,5 olarak kayıtlara geçti.
Bakırçay Üniversitesi Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şermin Tağıl, geçen kış ve baharda özellikle Batı Anadolu’ya yeterince yağış düşmediğini, bu nedenle hem barajlar hem de yer altı sularının beslenemediğini söyledi.
Yazın da aşırı sıcaklıkların yaşandığına işaret eden Tağıl, şunları kaydetti:
“Sıcaklıkların da çok yüksek olması yer altı su seviyesini düşürdü. Eylüle geldiğimizde artık barajlarımızda su seviyesi düşmüştü. Ekim de kurak geçti. Şimdi olan bu yağışlar, özellikle yer altı suyunu beslemesi açısından çok önemli. Tabii biz burada sel yağışlarını demiyoruz, böyle uzun süreli yağış sistemi… Bu yağış sistemi birkaç gün önce başladı, önümüzdeki hafta da devam edecek. Birkaç hafta devam eden, uzun süreli yağışlar, sele neden olmayan yağışlar, toprak altına sızarak yer altı suyunu besleyecek. Yer altı suyunun beslenmesi akarsuların beslenmesi demek. Bizim bir diğer sorunumuz kar kuraklığıydı. Geçen yıl yeteri kadar kar almadık. Yeteri kadar karı üst üste birkaç yıl almazsak bu defa kar kuraklığıyla karşı karşıya geliyoruz. Bazı tahminlere bakarsak, kar yağışının normalin üstünde gerçekleşebileceğini öngörebiliyoruz.”