İzmir 2. İdare Mahkemesi’nin CHP’li Deniz Karakurt’un kura ile kazandığı Menemen Belediyesi Başkan Vekilliği Seçimi’nin iptal edilmesinin ardından Cumhuriyet Halk Partisi İl Yönetimi ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in katılımı ile Menemen’de basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya; CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, , Menemen Belediye Başkan Vekili Deniz Karakurt, CHP İzmir milletvekilleri ve ilçe başkanları katıldı. Basın toplantısında İzmir 2’nci İdare Mahkemesi’nin CHP’li Deniz Karakurt’un kura ile kazandığı Menemen Belediyesi Başkan Vekilliği Seçimi’nin iptal etmesi sert bir dille eleştirildi, halkın iradesinin yok sayılmasını izin verilmeyeceği vurgulandı.
Asla yalnız değilsiniz
Basın açıklamasında mikrofonu alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise Menemenlilere sahip çıkacaklarını söyledi. Soyer, “Hiç kuşkunuz olmasın her daim yanınızda olmaya devam edeceğiz. Size sahip çıkacağız. Asla yalnız değilsiniz” ifadelerini kullandı.
Karakurt’un görevine devam edeceğine yürekten inanıyorum
Düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, gerçekleştirilen kura işleminin yasaya ve hukuka uygun olduğunu vurguladı. Yücel, ”Kuranın şekli ve yöntemi AK Parti adayı, meclis üyeleri, genel başkan yardımcıları ve il başkanlarının önerileri ve onayıyla uygulandı. Yapılan işlem belediye kanunun 45. Maddesine göre her türlü şaibeden uzak bir şekilde yapıldı ve kayıt altına alındı. Kura işlemi sırasında kuranın şekline eve yöntemine itiraz etmeyen koca koca adamlar şimdi kalktılar itiraz ettiler ve mahkeme de yürütmeyi durdurma kararı verdi. .Yapılan bu itiraz Menemenli hemşerilerimize hakarettir, Menemenlilerin vicdanlarını yaralamıştır. Bu karar adalet duygusunu rencide etmiştir. Daha önce İstanbul seçimlerinde aldılar boylarının ölçüsünü aldılar. Haksızlık yapmaya devam edin, kurnazlık yapmaya devam edin boyunuzun ölçüsünü yine alacaksınız. Şunun altını çizmek istiyorum. Yapılan kura işlemi yasaya hukuka mevzuata uygundur. Mahkemenin vermiş olduğu karar yanlıştır, haksızdır, zorlamadır. Kuraya hile karıştırıldığını ispatlasınlar Deniz Karakurt şu an istifa eder ancak böyle bir iddiaları yokken kalkıp da sırf kuranın sonucu istedikleri gibi çıkmadıkları için oyun bozanlık yapmaya kalkarlar bunu altından kalamazlar. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak yasal haklarımızı hukuk çerçevesinde sonuna kadar arayacağız. Mahkemenin kararına karşı gerekli itirazları yapacağız. Menemen’i korumaya ve Menemenlilerin hakkını savunmaya sonuna kadar devam edeceğiz. Deniz Karakurt un görevine devam edeceğine yürekten inanıyorum” diye konuştu.
Menemen halkının iradesinin yok sayılmasına izin vermeyeceğiz
Menemen Başkan Vekili Deniz Karakurt, “Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği”, “Meclisin çalışması ve katılıma ilişkin esas ve usullerini düzenleyen” bir yönetmelik olup, Belediye Başkanı ve Belediye Başkan Vekili seçimini düzenleyen bir yönetmelik değildir. Bu nedenle bu yönetmeliğin seçim usulünde dikkate alınmaması gerekir. Belediye Başkanı’nın seçiminde uygulanacak kanun, Belediye Kanunu’nun amacını düzenleyen birinci maddesi’nde bildirildiği gibi Belediye Kanunu’dur. Yönetmelik Belediye Kanunu’nun belediye meclisinin çalışma esas ve usullerini düzenleyen 19.maddesini dayanak alarak düzenlenmiş olup, yönetmeliğin 13.maddesi belediye Meclisi’nin, divanının ve divan başkanının seçimi usulüne ilişkin düzenlemeleri içermekte, Belediye Başkan vekiline ilişkin bir düzenleme içermemektedir. Bu seçim Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği hükümleri uyarınca değil, Belediye Kanunu’nun 45. Maddesine dayandığı, başkanvekili seçimine yönelik olarak kanunda özel bir düzenleme bulunduğu, bu nedenle Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği hükümlerinin başkanvekili seçiminde uygulama bulamayacağı, Belediye Kanunu’nun ilgili maddesinde kuranın nasıl gerçekleştirileceğine yönelik olarak sınırlayıcı veya yasaklayıcı herhangi bir hükmün bulunmadığı, kuranın canlı yayın eşliğinde tüm meclis üyelerinin önünde açık ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirildigi, oy pusulalarının herkesin gözü önünde katlanarak için görünmeyen plastik toplara konulduğu, bu süreç içinde de kura çekecek Meclis Başkan Vekili salonun dışında olduğu, sonradan salona girerek kendisinin de kavanozun içinde olan iki plastik topu karıştırarak çekim yaptığı, çekim sonrası kazanan plastik topun içinden Aday Av. Deniz Karakurt’un adının çıktığı, kontrol amaçlı diğer plastik topun da açıldığında diğer Aday Aydın Pehlivan’ın adının olduğu da kontrol edilerek, seçimin kura yöntemiyle kazananın Av. Deniz Karakurt olduğu salonda bulunan herkes tarafından görülmüştür. Davacı Aydın Pehlivan’ın seçimin başından sonuna kadar, seçim alanında olduğu, ancak seçime yönelik olarak herhangi bir itirazda bulunmadığı gibi 1 Aralık 2020 Başkanlık Vekili Seçimi’nin tüm kuralları da Adalet ve Kalkınma Partisi Yöneticileri tarafından belirlenmiştir. Aynı gün Belediye Meclis Salonu’nda olan her partiden meclis üyesi arkadaşlarımız ve partilerin ilçe yöneticileri buna tanıktır. Biz de rakibimiz tarafından konulan kurallara itiraz etmeyerek, sorun çıkarmayarak sonuca saygılı olduğumuzu gösterdik. Anayasa’ya göre belediye başkanı seçiminin ancak kanunla düzenlenebileceği, günümüzde kura çekiminin birbirinden çok farklı biçim ve teknik ile yapılabildiği belirterek davanın ve yürütmenin durdurulması isteminin reddi gerektiği savunulmasına karşın; İzmir Bölge 2. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vererek hukuku, siyasetin gölgesinde bırakmıştır.
Anayasa’nın ikinci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir “Hukuk Devleti” olduğu yazılıdır. Ne demektir hukuk devleti? Anayasa Mahkemesine göre hukuk devleti; Eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, Her alanda adaletli bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa’ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, Hukuku tüm devlet organlarına egemen kılan, – Anayasa ve yasalarla kendini bağlı sayan, Yargı denetimine açık, Anayasa’nın ve yasaların üstünde yasa koyucunun da bozamayacağı temel hukuk ilkeleri bulunduğu bilincinde olan devlettir.
Yine Anayasa Mahkemesine göre hukuk devleti, tüm eylem ve işlemlerinde yönetilenlere en güçlü, en kapsamlı hukuksal güvence sağlayan devlettir. Hukukun üstünlüğünün egemen olduğu devlette hukuk güvenliğinin sağlanması, hukuk devleti ilkesinin olmazsa olmaz koşuludur. Öğretide de yer verilen bu tanımlara karşın siyasal iktidarın yetkilileri, seçim yöntemiyle elde edemediği yerel yönetimleri hukuk devleti ilkesini de ihlal ederek mahkemeleri kendilerine araç olarak görüp, yargı eliyle bir hukuk skandalına imza atmışlardır. Menemen Halkının İradesini yok sayılmasına asla izin vermeyeceğiz” dedi.