İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davanın duruşması bugün görülüyor. Davada karar çıkması beklenirken, reddi hakim talebi reddedildi. Duruşmaya 3 saat ara verilmesinin ardından İmamoğlu, İstanbulluları Saraçhane’ye davet etti. Hakkında 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası istenen Ekrem İmamoğlu, iki yıldan fazla bir ceza verilmesi halinde ”siyaset yasağı” ile karşı karşıya kalabilir. Bu yönde bir karar çıkması halinde de, kararın kesinleşmesi için istinaf mahkemesi ve Yargıtay süreçlerinin de tamamlanması gerekiyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada kararın kısa süre içerisinde çıkması bekleniyor.
Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki karar duruşmasına, Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat katıldı. Çok sayıda CHP ve İYİ Parti’li isim de duruşmada izleyici olarak bulundu.
REDDİ HAKİM TALEBİNE RET
Sanık avukatlarının önceki duruşmada delillerin tam araştırılmadığını öne sürerek reddi hakim talebinde bulunduğunu hatırlatan mahkeme hakimi, reddi hakim talebinin üst mahkeme tarafından reddedildiğini tutanağa geçirdi.
Söz verilen sanık avukatı Kemal Bolat, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediklerini belirterek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun tanık olarak dinlenilmesini istedi. Hakim, Soylu’nun tanık olarak dinlenilmesi talebini reddetti.
TANIKLAR DİNLENDİ
Duruşmada tanık olarak dinlenilen Ekrem İmamoğlu’nun basın danışmanı Murat Ongun ve siyasi danışmanı Necati Özkan da İmamoğlu’nun hiçbir zaman YSK ve YSK üyelerine yönelik herhangi bir açıklamasının olmadığını savundu.
SAVCI MÜTALAASINI YİNELEDİ
Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan duruşma savcısı, daha önce verdiği mütalaayı yinelediğini belirtti.
Mütalaada, İmamoğlu’nun “kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen zincirleme hakaret” suçundan 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi. Savcı, Nisan ayındaki mütalaasını yineleyerek İmamoğlu’na hapis cezası verilmesini ve hakkında Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) ‘siyasi yasak’ içeren 53. maddesinin de uygulanmasını istedi.Sanık avukatları mütalaaya karşı savunma yapmak için süre talep etti.
Hakim ise savunmaların hazırlanması için yeterli sürenin önceki celselerde verildiğini ifade ederek bu talebi reddetti.
DURUŞMAYA 3 SAAT ARA VERİLDİ
Bunun üzerine sanık avukatları savunmalarını hazırlamak için duruşmaya ara verilmesini talep etti.
Hakim, sanık avukatlarının savunmalarını hazırlaması için duruşmaya saat 16.00’ya kadar ara verdi.
Hakkında 4 yıl 1 aya kadar hapis cezası talep edilen İmamoğlu, kendisine iki yıldan fazla bir ceza verilmesi halinde ‘‘siyaset yasağı’’ ile karşı karşıya kalabilir.
İDDİANAMEDE NELER VAR?
İddianamede, İmamoğlu’nun 4 Kasım 2019’da gazetecilere yaptığı açıklamada, YSK üyelerine hakaret içeren ifadeler kullandığı öne sürülüyor.
İmamoğlu’nun, “açıklama sırasında kullandığı söylemle YSK üyelerine alenen hakaret ettiğinin anlaşıldığı” belirtilen iddianamede, “bu sözün, kurul üyelerinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek nitelikte olduğu” ifade edildi. “İBB Başkanlığı seçiminin 6 Mayıs 2019’da YSK tarafından iptal edildiği nazara alındığında, söylemin kamu görevlisi olan ve kurul halinde çalışan mağdurlara yönelik olduğu hususunda tereddüt bulunmadığı” belirtildi. İddianamede yer alan yazılı savunmasında İmamoğlu ise söz konusu açıklamasında YSK üyelerine yönelik bir ifadesi olmadığını, bu söylemin kimse tarafından da Kurul üyelerine yönelik algılanmadığını ifade etti. İmamoğlu’nun o dönem YSK Başkanı olan Sadi Güven ile 10 YSK üyesine yönelik, “zincirleme şekilde kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret” suçunu işlediği belirtilerek, 1 yıl 3 ay 15 günden 4 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
SİYASİ YASAK NEDİR?
İmamoğlu için uygulanması istenen siyasi yasağa ilişkin Türk Ceza Kanunu’nun 53.maddesi ise şöyle:
‘Belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma’
Madde 53-(1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;
a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,
b) Seçme ve seçilme ehliyetinden (…)
c) Velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan,
d) Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan,
e) Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra etmekten, yoksun bırakılır.
SİYASİ YASAKLI NE DEMEK?
Mevzuatta yer alan ”Siyasi partiler bu kişileri hiçbir suretle seçimlerde aday gösteremezler” düzenlemesi uyarınca, siyaset yasağı konulan kişiler, hiçbir partiye üye olamıyor.
Siyaset yasağı konulan kişiler bağımsız olarak hem genel hem de yerel seçimlere girebiliyor.
İMAMOĞLU’NDAN SARAÇHANE DAVETİ
Öte yandan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Twitter’dan yaptığı açıklamada İstanbulluları saat 16.00’da Saraçhane’ye davet etti.
İmamoğlu paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
”16 milyon İstanbullunun evi Saraçhane’dir. İstanbul ve Türkiye, iradesine daha önce nasıl sahip çıktıysa bugün de çıkacaktır. Karar ne olursa olsun, kâh sevincimizi kâh irademizi göstermek adına herkesi saat 16.00’da Saraçhane’ye davet ediyorum.”
AKŞENER’DEN ÇAĞRIYA YANIT
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de Twitter’dan ”Ankara’dan yola çıktım, Saraçhane’de görüşürüz” paylaşımı yaptı.
BABACAN’DAN AÇIKLAMA
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise, ”Siyasi yargı kararlarıyla milli iradenin engellenemeyeceğini en iyi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bilmesi gerekir. İBB Başkanı Sayın İmamoğlu ile ilgili yargıdan adil bir karar bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
”AHMAK” TARTIŞMASI
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu arasında “ahmak” tartışması yaşanmıştı.
Soylu, 31 Mart seçiminin iptalinin ardından Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi için Fransa’ya giden İmamoğlu’na “Avrupa Parlamentosu’na gidip, Türkiye’yi gidip şikayet eden ahmağa söylüyorum. Yazıklar olsun bu milletin sana verdiğine. Kursağından geçenlere yazıklar olsun” demişti.
İmamoğlu ise Soylu’ya “31 Mart’ta seçimi iptal edenler ve dünyada, Avrupa’da, onların gözünde nereye düştüğümüz noktasında, o olan şeylere, biten şeylere baktığımızda, tam da işte 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır. Önce ona bir odaklansın” yanıtını vermişti.