Türkiye’nin can damarı olan, her birinin ayrı bir değere sahip olduğu şehirleri arasında İzmir, özel bir konuma sahiptir…
Nasıl olmasın.
Türkiye’nin kurtuluşunun simgesidir her şeyden önce… Yunan Ordusu’nun 15 Mayıs 1919’da İzmir’i kuşatmak için denizden karaya çıktığında, gazeteci Hasan Tahsin’in sıktığı ilk kurşunla başlamıştır Kurtuluş Savaşımız…
9 Eylül 1922’de ise Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki Türk Ordusu’nun İzmir’e girdiğinde, Yunan güçlerini denize döküp, İstiklal Savaşı’mızın bittiğini ilan ettiği şehirdir İzmir…
Yanİ sevgili meslektaşım Yılmaz Özdil’in çok güzel özetlediği gibi, “Kurtuluş Savaşı’nın başladığı ve bittiği şehir”dir İzmir…
Ve bu onurun 100. Yılı’nı yaşıyoruz bu sene…
Birilerinin kılı kıpırdamazken (!), İzmir Büyükşehir Belediyesi, son dönemde hazırladığı etkinliklerle, özgürlüğün simgesi bu gazi şehrin değerini, cümle aleme hatırlatıyor.
Yani, müthiş kutlamalarla yaşıyoruz bu büyük onuru…
Bir özelliğini daha…
Dayatmalara boyun eğmeyen, Cumhuriyet’ten taviz vermeyen kimliğini de…
26 Ağustos’ta, Büyük Taarruz‘un başladığı Afyonkarahisar’dan, Kocatepe’den yol alan özgürlük yürüyüşçülerinin, her geçen gün artan ilgiyle İzmir’e gelişlerinde duyulan heyecan gibi…
Çünkü İzmir bir Atatürk şehridir.
Ellerinde bayraklarla, bağımsızlığı gururla kutlayan, bağnazlığa, dogmatik düşünceye sıkı sıkıya kapalı, düşünen, fikir üreten, geleceğe umutla bakan insanların şehridir İzmir…
9 EYLÜL’ÜN DEĞERİ ÇOK BÜYÜK
9 Eylül, bir bağımsızlık savaşının ilk ve son noktasıdır. İzmir, Kurtuluş Savaşı’nın başladığı ve bittiği tek şehirdir. Dünyada da başka bir örneği yoktur.
9 Eylül bir inancın simgesidir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemindeki keyfi uygulamalarla yalnızlığa itilen, İstanbul dükalığıyla horlanan, çaresiz, bitkin, yılgın bir halkın direniş öyküsüdür.
Yürekten gelen ve Anadolu’nun her metrekaresine yayılan bir bağımsızlık mücadelesinin zafer noktasıdır.
***
9 Eylül kapılarını dünyaya açan, yüzyıllarca dinlerin barış içinde yaşadığı bir şehrin özgürlük bayrağıdır.
9 Eylül, Yunan işgaliyle inim inim inleyen, haklarına tecavüz edilen bir şehrin kahramanlık hikayesidir, yeniden varoluşudur.
9 Eylül, ülkemizin bağımsızlık idolüdür.
Kutsaldır, emektir, yürektir.
9 Eylül, Mustafa Kemal Atatürk gibi ölümsüz bir liderin önderliğinde kazanılan özgürlük savaşının temel taşıdır.
***
Öyle böyle değil.
Size altın tepsiyle sunulan bir ülkenin liderliği değildir bu… Her alanda “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” diyen, savaşı bir “insanlık cinayeti” olarak nitelendiren çağdaş bir fikir insanının, sorumlu bir devlet adamının, her cephede göğüs göğüse savaşan bağımsızlık savaşçısı kahraman bir komutanın, cesur bir devrimcinin, bin bir zorlukla kurduğu, karanlıktan aydınlığa çıkardığı bir ülkenin liderliğidir.
Değeri çok büyüktür, amacı sonsuza dek bağımsızlıktır.
Atatürk’ün kurduğu cumhuriyetin ana yüreğidir İzmir… Bağımsızlığını borçlu olduğunu lideri Atatürk’ü çok seven, bu sevgiyi asla pazarlık konusu yapmayan, haksızlığa direnen bir şehirdir İzmir…
Şanlı, şerefli al bayrağımızdır.
***
- doğum günün kutlu olsun bağımsızlık ve özgürlük kavgamızın şehri İzmir.
Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti çizgisinden hiç ayrılmadan, ona ve ilkelerine zerre ihanet etmeden, tüm dünyanın yaşamak istediği bir şehir olmuştur her zaman İzmir…
Ata’sına verdiği sözü de hep tutmuştur.
Bu ne büyük bir onur…
Türkiye Cumhuriyeti’nin yüz akı olan ve hiçbir dayatmaya boyun eğmeyen İzmir, geleceğin ışığıdır.
Yüreğimiz senindir.
—
GÜNÜN SÖZÜ
Ben bütün İzmir’i ve İzmirlileri çok severim. İzmir’in temiz kalpli insanlarının da beni sevdiklerinden eminim.
Mustafa Kemal Atatürk
Hürol Dağdelen
hurol90@gmail.com