Sakarya Savaşı’ndan sonra Yunanlıların Eskişehir-Afyon çizgisinde oluşturdukları kuvvetli savunma hattını gören İngiliz kurmay subayının “Türkler bu mevzileri dört beş ayda işgal ederlerse bir günde susturduklarını iddia edebilirler” şeklindeki yorumunu sanırım bilmeyeniniz yoktur. Ama Türk Ordusu 4-5 ayda parçalanamaz denen Yunan Cephesi’ni bir kaç günde parçaladı. 15 günde 500-600 kilometre yol aldı.
Bu zafer bütün dünyada şaşkınlık yaratacak kadar hızlı olmuştu.
Hakikaten herkes şaşırmıştı. Mustafa Kemal Paşa hariç…
28 Ağustos 1922 günü akşamı Afyonkarahisar’daki karargaha bir telgraf geldi. Telgrafı İzmir’deki yabancı ülke konsolosları göndermişti.
Konsoloslar İzmir’deki işgalci Yunan yönetiminden gizli olarak bir araya gelmişler ve eğer İzmir’e ulaşırsa kentteki vatandaşlarının can ve mal güvenliklerini güvence altına alma konusunu müzakere etmek için Mustafa Kemal Paşa’dan randevu istiyorlardı.
Mustafa Kemal Paşa bu olayı Nutuk’ta bakın nasıl anlatmış?
“Bizzat bana verilen telsiz telgrafta İzmir’deki İtilaf Devletleri konsoloslarına benimle müzakeratta bulunmak salâhiyetini verdiklerinden hangi gün ve nerede mülâkat edebileceğim soruluyordu. Verdiğim cevapta 9 Eylül 1922’de Nif’te(Kemalpaşa) mülâkat edebileceğimizi bildirmiştim.”
1932-33 yılları arasında Ankara ABD Konsolosu olan Charles H. Sherrill da “Bir Elçiden Gazi Mustafa Kemal” adıyla Türkçe’ye çevrilen kitabında bu olayı; “Türklerin Afyon’a başarılı taarruzlarından sonra, İzmir’de bulunan yabancı konsoloslar bundan sonraki durumun ne olacağını tespit etmek üzere konferans toplanması için Mustafa Kemal’e müracaat etmişlerdi. Mustafa Kemal bu müracaata birkaç kelime ile cevap veriyor ve belli bir günde Nif kasabasında kendileriyle buluşacağını söylüyordu. Bu kasaba ric’at (Geri dönüş) halindeki Yunan birliklerinin çok gerisinde, yine Yunan işgal bölgesindeydi. Bu yüzden Mustafa Kemal’in cevabı ‘çok saçma’ olarak vasıflandırılmıştı. Halbuki bu cevap, Mustafa Kemal’in planlarını ne kadar bilerek ve derin bir görüşle hazırladığının yeni bir deliliydi. Mustafa Kemal’in konsoloslara verdiği randevunun tarihi 9 Eylül’dü ve Türk orduları 9 Eylül’de Nif’i geri almışlardı.” Sözleriyle anlatıyor.
Mustafa Kemal 9 Eylül’de randevu verdiği yerde yani Nif’te muhataplarını bekledi ama konsoloslar Atatürk’ün verdiği randevunun yer ve tarih olarak imkansız ve hatta “saçma” olduğunu düşündükleri için Nif’e gelmediler.
Atatürk Nutuk’ta o günü “Filhakika dediğim günde ben Nif’te bulundum. Fakat mülâkat isteyenler orada değildi” sözleriyle anlattı. Herkes şaşırmıştı ama, O biliyordu. Atatürk, günlerce, belki de haftalarca önceden Türk ordusunun 9 Eylül’de İzmir’e gireceğinden emindi.