İzmir hem çok şanslı, hem de çok şanssız bir şehir.
Ege’nin incisi, Türkiye’nin en güzel yerlerinden biri, Asya’nın en batıdaki limanı.
Ama maalesef son 20 yıldır cezalı.
Siyasi iktidar tarafından cezalandırılmış bir kent.
Suçu ise çok açık; AKP’yi tercih etmemesi.
Türkiye’nin en büyük üçüncü şehrini düşünün ki, iktidar sürekli ceza kessin.
Bunları neden en başta söyledim açıklayayım.
Dün (14.02.2022) İzmir’de çok önemli bir temel atma töreni vardı.
İzmir tarihinin en büyük yatırımı (765 milyon avro) olacak olan Buca Metrosu’nun temel atma töreniydi bu.
Buca, 500 bini aşan nüfusuyla İzmir’in en kalabalık ilçesi.
Böyle olmasına rağmen İzmir’deki metro ağından çok fazla yararlanamıyordu.
Sadece İzban hattıyla Şirinyer merkezli doğrusal bir çizgiden tren seferleri yapılıyordu.
Otomobil trafiğinin kabusa döndüğü günümüzde metro bir medeniyet kriteri.
Bir şehirdeki metro ağı, o kentin gelişmişlik göstergesi.
Mesela tüm handikaplarına rağmen, şu an en gelişmiş kent bana göre İzmir.
Neden derseniz, metroya bavulunuzla binip doğrudan havaalalanına gidebileceğiniz tek şehir de ondan.
Elbette İzmir’de raylı sistem konusunda yapılacak çok şey var daha.
İşte dünkü tören bu açıdan önemliydi.
Çok uygun kredi bulunarak 4 yılda tamamlanacak 13 buçuk kilometrelik Buca metrosu, 11 duraktan oluşuyor ve bittiğinde her gün 10 İzmirli’den birini taşıyacak.
Buca Metrosu’nun bir özelliği de, İzmir sahilini iç kesimlere bağlayan ilk kesintisiz toplu ulaşım koridoru olması.
Tüm uygar ülkelerdeki gibi ulaşımı yerin altına inderecek Buca metrosu, İzmir’in daha az egzost gazı solumasına ve yılda 48 milyon avro tasarruf etmesine de yol açacak.
Ayrıca bu ekonomik kriz dönemindeki metro yatırımı, bir kısmı genç mühendis, 2500 kişiye de istihdam yaratacak.
Ve yazının başında da sözünü ettiğimiz gibi, yine tüm yatırımı İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanacak. (İstanbul, Ankara, Bursa metroları neredeyse tamamen merkezi yönetim tarafından yaptırıldı!)
Tıpkı şu ana kadar yapılan 177 kilometrelik raylı sistemde olduğu gibi!
Sığ eleştirmenler tarafından altyapıya yatırım yapmamakla, ‘şov yapmakla’ suçlanan Tunç Soyer’in döneminde İzmir, 280 kilometrelik raylı sistem ağına kavuşmuş olacak.
Bu arada Başkan Soyer dünkü açılışta haklı serzenişlerde bulundu.
Dedi ki, “İzmir, 2021’de 133 milyar vergi ödemesine rağmen merkezi yönetimden sadece 3,5 milyar liralık yatırım aldı. 40 verdi, 1 aldı. Buna rağmen sadece 3 yılda, 2019’dan bu yana, İzmir’e yaptığımız yatırım tutarı 11 milyar lirayı aştı.”
Tunç Başkan bütün bunları da sadece belediye kaynaklarıyla yaptı.
Merkezi hükümet ise sadece müfettiş gönderdi.
Şu anda tüm belediye kurum ve kuruluşlarında Sayıştay müfettişleri harıl harıl açık arıyor.
Kimi zaman olmayacak eski arşiv belgelerini istetip, sonra zor bela bulunduklarında “gerek kalmadı” diyebiliyorlar.
İşte tüm bu ahval ve şerait içinde dahi İzmir Büyükşehir Belediyesi dev yatırımlara imza atıyor.
Başkan Tunç Soyer’in dünkü törende verdiği o bilgi çok vahim bir tabloyu da sergiliyordu
İzmir, 40 birim vergi ödemiş, merkezi yönetimden bir birim yatırım almıştı.
AKP hükümeti resmen topladığı vergilerin ‘zekatını’ vermiş, yani kırkta birini.
Bu oran, Aziz Kocaoğlu döneminde onda birdi.
Yani İzmir, 10 birim vergi verip, bir birim yatırım alıyordu.
Şimdi ise oran 40’ta bire düşmüş.
20 yıllık AKP iktidarında İzmir’de gelinen son nokta işte bu.
Tüm bunlara rağmen elini taşın altına sokup yatırım için çırpınan Tunç Soyer, gerçekten de fırtınalı denizde başarıyla kaptanlık yapıyor.
İşi zor.
Ama kaptanlık da böyle günde belli oluyor.