Bugün çevre günü ve içerisinde bulunduğumuz hafta (5-11 Haziran) aslında çevre koruma, daha doğru bir ifadeyle söylemek gerekirse “çevre koru’ma” haftası.
Çünkü çevreyi koruma anlamında gerek Türkiye’de gerekse diğer ülkelerde yeterli bir duyarlılık bulunmuyor. Daha çok meslek odaları gibi sivil toplum kuruluşları ile çevreci örgütlenmeler daha duyarlı bir pozisyon alıyorlar.
Örneğin çevre koru’ma haftasında, Ege ve Marmara’daki zeytin alanlarını maden ocağı, taş ocağı, sanayi tesislerine açacak olan “zeytincilik yasasının” değiştirilmesi sık sık Meclis gündemine taşınıyor.
Hemen hemen her köyün “pardon mahallenin” yanına zeytincilik yasasının arkasından dolanılarak, gelecekte bu ülkenin güvensiz gıda tüketimine neden olacak şekilde, taş ocakları açılıyor. Akkuyu nükleer santrallerin yapımında Rusya tam gaz çalışıyor
Türkiye’de bunlar olurken dünyada da insanlığın sonunu hazırlayacak adımlar atılıyor. Dünyanın en önemli çevre sorunu iklim değişikliği. Atmosfere salınan gazlar nedeniyle dünya ısınıyor ve bu da iklim değişikliğine neden oluyor.
Bundan en çok sorumlu olan ülkelerin başında da ABD geliyor. Bugün ülkesinde koronavirüs salgını ve isyanlarla uğraşan ABD Başkanı Trump seçim kampanyası sırasında küresel iklim değişikliğine inanmadığını söylüyordu. Başkanlığının altı ayı dolmadan 195 ülkenin imzaladığı Paris iklim anlaşmasından çekildiğini açıkladı.
Bunun anlamı şu. Bu karar ile her yıl atmosfere ek olarak salınacak 3 milyar ton karbondioksit nedeniyle ABD’nin tek başına küresel ısınmaya katkısı 0,3 derece olacak. Şayet diğer ülkelerde anlaşmadan çekilecek olurlarsa, 2100 yılında dünyanın ısısı 4-5 derece artarak yaşanamaz hale dönüşecek.
Birkaç yıldır birçok ülkede yaşanan tayfunlar, seller ve aşırı sıcaklar ile bunun etkileri görülmeye başlandı.
Çin yenilenebilir enerji yatırımları için son üç yılda 361 milyar dolar kaynak ayırdığını açıklamıştı. Şu anda da Çin dünyanın en büyük yenilenebilir enerji yatırımcısı konumunda bulunuyor gibi görünüyor.
Ancak son birkaç aydır ham petrol fiyatının 60 dolardan 20 dolara düşmesi şimdilerde 35 dolar bandına yükselmesi kaya gazı yatırımları ile birlikte yenilenebilir enerji yatırımlarını da sekteye uğrattı.
Kovid-19 ve çevre
Bir de kovid-19 salgını her şeyi unutturdu. Dünya pandemi ile meşgul ve kimse ne ilkim değişikliği ne de yenilenebilir enerji ile ilgilenmiyor.
Bu arada pandemi sürecinde ticari işletmelerin, evlerin ve kişilerin hijyeni için çevreye çok büyük miktarlarda kimyasallar atıldı. Bunun sıkıntısına salgın geçince daha iyi anlayacağız.
Dünya çevre gününüz kutlu olsun…
Prof. Dr. Harun Raşit Uysal
Ege üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi
.