Kırşehirli bir yurttaşımız ilk defa İstanbul’a gitmiş.
Haydarpaşa Garı’nda indikten sonra vapura binmiş.
Vapur biraz açılınca karşıda dev gibi görünen yerin ismini sormuş.
‘Kadıköy’ cevabını alınca da dayanamamış,
“Buraya köy, bizim Kırşehir’e de şehir diyenin aklına şaşayım” demiş.
Bizim yöneticiler, her nedense yerleşim yerlerinin idari yapısını değiştirmeyi pek bir seviyor.
Belde bile sayılamayacak yerler ilçe, bazen de il yapılıyor. Siyasetçi oyunu alıp gidiyor.
‘Doğan görünümlü Şahin’ gibi, köy görünümlü ilçelerde ya da kasaba görünümlü kentlerde yaşayanlar da öylece kalıyor.
Kanalizasyon bile yok ama yaşadıkları yer il statüsünde.
***
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 2013’te 13 yeni ilin büyükşehir olmasına ilişkin yasa tasarısı kabul edildi.
Yeni sistem sadece Cumhuriyet tarihinin değil yaklaşık 150 yıllık idare tarihimizin yerel yönetimler alanında en radikal değişiklik oldu.
‘Bütünşehir Yasası’ olarak da adlandırılan değişikliklere göre büyükşehir sayısı 29’a yükseldi.
Yeni yasaya göre Büyükşehir statüsündeki yerlerdeki tüm köyler mahalle oldu. Türkiye’de 16 bin 82 köy artık mahalle sayıldı.
İzmir’de de 597 köy vardı. Bu köylerin tamamı 31 Mart 2014 tarihinden bu yana mahalle oldu. İzmir’in köylerinde yaşayan 280 bin 299 yurttaş gece köylü yatıp, sabaha şehirli olarak kalktı.
***
Bu durum asıl tarım alanları ile ilgili ciddi tehlikeler oluşturdu. Bir zamanlar Bornova Ovası’na ya da Buca’daki üzüm bahçelerine olanlar şimdi mahalle olan yeni 597 köyde yaşanıyor.
Bu konuda ciddi endişeler var. Eski köy yerleşimlerindeki tahribat yavaş yavaş olduğu için sonuçları hemen anlaşılmıyor.
Ama sonucu hemen dikkat çeken gelişmeler de var.
Köyler 5 yıl önce mahalleye dönüşünce su kullanımı ile ilgili sorun yaşandı. Tarlalar, bahçeler için bol bol kullanılan su, faturaya bağlandı. Ancak, geçici bir çözümle çok ucuz bir tarife ile sorun bir süre için çözüldü.
Resmi Gazete’de 19 Temmuz’da yayınlanan, 7186 sayılı “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un 33. Maddesi’ne göre eski köy yerleşimlerindeki ucuz tarife 1 Eylül’den itibaren kaldırıldı.
Öyle olunca gelen faturalar 10 katta daha fazla arttı. 1500 liranın üzerinde su faturaları ödemek zorunda kalanlar oldu.
***
İzmir gibi Türkiye’nin 30 kentinde köy kavramı yok edildi. Su faturaları sorunu köyleri yok etmenin bir sonucu.
İzmir’deki 597 köy için gelecek günlerin daha iyi olacağını söylemek isterdim.
Ama öyle olmayacağı çok açık.