Yaz boyunca Ege sahillerindeki astronomik restoran yiyecek içecek faturaları sosyal medyada uçuşup durdu. Evet sahil beldelerindeki fiyatlar gerçekten dudak uçuklatıyor. Peki neden? Bunun kendimce yanıtını son Ege Adaları gezimde buldum.
***
Kos (İstanköy) , Leros, Lipsi adaları ziyaretimde gördüğüm, konuştuğum, dünyaca ünlü şefler ve restoranların sahipleri bizim kıyılarda 50 Euro’ya satın alınan deniz ürünleri tabağını nasıl 7-10 Euro’ya satıyor ve zarar etmiyor. Nedeni bizim tarafın “aç gözlülüğü”, “Sezonun kısalığı” veya “daha çok para kazanma hırsı” olabilir mi? Benim gözlemlerime göre bunların hiç biri değil. Çünkü maliyetler bizde daha yüksek. Yerel işletmeler bu yolda yalnız başına yürümeye çalışıyor.
***
Çünkü karşı komşu özellikle yerel işletmeleri ciddi anlamda destekliyor. Elektrik idaresi indirimli tarife uyguluyor. Belediyeler su faturalarında önemli indirimler yapıyorlar. Sahillerde kira artış oranları belli bir oranda sabit. Çalıştırılan personel sayısına göre vergi indirimleri var. Elbette tüm bunlar fiyatlara yansıyor ve ortaya son derece uygun fiyatla turist gelişi sağlıyorlar. Bunu neden yapıyorlar? Çünkü turist kur oranlarına değil toplam rakamlara bakıyor ve Ege kıyılarının karşı tarafını tercih ediyor. Bodrum, Çeşme, Marmaris, Datça gibi Ege sahillerinde Eylül başında sezon biterken, karşı kıyıda turistler akın akın gelmeye devam ediyor ve Ekim sonuna kadar Ege Adalarında rezervasyonlar tam dolu. Sadece Yunanistan değil Akdeniz’e kıyısı olan tüm ülkelerde durum bu. Yerel işletmeler korunup, kollanıyor ve destekleniyor.
***
Yıllardır ağzımızdan düşmeyen gastronomi turizmi kavramını artık hayata geçirmek istiyorsak 20,30- 50 yıllık yerel mutfaklarımızı desteklememiz gerekiyor. Keçi sütü ile yapılan orjinal tarifli yiyecekler daha az maliyetli diye inek sütü ile yapılmamalı mesela. Gastronomi turizmi diyerek tüm yükü yerel işletmelerin sırtına bırakmak doğru olamaz.
Sadece gıda sektöründe değil diğer turizm dallarında da durum böyle. Gezi tekneleri mazot sübvansiyonu aldığı için bir günlük tır karşı kıyılarda 10-20 Euro daha ucuz bizden. Keza balıkçılar mazot desteklerini daha pompada alıyorlar. Bizim balıkçı yıllardır mazot desteklerini sezon bittiğinde bile alamamaktan ya da düşük oranlı olmasından şikayetçi.
Aslında Yunanistan bizden daha iyi durumda olduğu için değil tüm bu teşvik, destek ve uygulamaların sebebi. Asıl sebep bir kısım desteklerle cazip hale gelip sayıyı artırarak topluca turizm patlaması yaratıyorlar. Gelen turist sayılarına, Eylül sonunda dolup taşan limanlara ve havaalanlarına bakınca doğru yolda olduklarını görüyoruz.
***
Yüksek fiyatlarla ilgili teşvik ve desteklerle devlet politikası oluşturup, enine boyuna inceleme yapılıp bu konudaki hatalar düzeltilmezse turiste karşı kıyıdan el sallamaya devam ederiz. Yerli turist zaten elini eteğini çekti, yabancı turistleri geri kazanmanın yolunu bulmak lazım.