Egeli Gazete’de 1 Haziran’da yayınlanan yazımda, “Bize gerçeği söyle Doktor Başkan: İzmir Körfezi iyileşecek mi?” sorusunu yöneltmiştim.
İzmir’in doktor Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Körfez’deki balık ölümlerinden sonra dün basın toplantısıyla cevap verdi.
Hem de ne cevap. Hiçbir gerçeği gizlemeden, azaltmadan açıkça anlattı.
İzmirliler de belki de ilk defa kentin en önemli değeri olan Körfez’le ilgili gerçek bilgileri almış oldu.
***
Öncelikle İzmirliler İç Körfez’de bırakın yüzmeyi, balık tutmanın bile ölümcül sonuçları olabileceğini öğrenmiş oldu.
“Körfez’imizde bizi üzen bir durum yaşanıyor” diyen Başkan Tugay, Körfez’in sularının sığ olduğu ve çamurun fazla olduğu alanlarda yüzeyde renk değişimi olduğunu hatırlattı. Ardından toplu balık ölümleri ve yoğun deniz kokusunun oluştuğunu belirten Başkan Tugay, “Arkadaşlarımızla konuyu incelemeye başladık, nedenlerini araştırdık. İZSU ve bu konuda bize görüş bildirecek tüm bilim insanlarının da değerlendirmelerini alarak inceleme devam ediyor. Bu yaşadığımız çevre felaketi ile birlikte bundan sonra tüm gerçekliği ve çıplaklığı ile bu sorunla yüzleşmemiz gerektiğini düşünüyorum. Körfez’imiz maalesef ağır bir kirlilik yükü altında ve bunun yarattığı sonuçları yaşıyoruz” dedi.
***
Tugay tarihe not düştü. Yıl 2024 ve İzmir Körfezi balıkları öldürecek kadar kirlilik yükü altında ve biz bunun yarattığı sonuçları yaşıyoruz.
Oysa İzmirli 35 yıldır temiz Körfez için yapabileceği tüm fedakarlıkları yaptı. Dünyanın tek seferde yapılan en büyük çevre projesi olan Büyük Kanal Projesi İzmir’de 2002’de tamamlandı.
Tamamı İzmirlilerin ödediği su paralarıyla finansa edilen bu proje 2 milyar doları aşan bir maliyetle belki de tarih boyunca bir daha kırılamayacak rekor harcamayla bu çevre projesi bitirildi.
Tüm fedakarlık ve çabalar İzmir’in göz bebeği temiz Körfez içindi.
Peki şimdi neden böyle oldu?
O sorunun cevabını da Tugay açık yüreklilikle verdi.
Özellikle 2007 yılından sonraki hatalar ya da yapılması gerekenlerin yapılmaması nedeniyle bugün Körfez bu durumda.
***
Öncelikli 2007’de bitirilmesi gereken Çiğli’deki arıtma tesislerinde dördüncü faz, 2024 yılı sonuna yaklaştığımız bugünlerde bile faaliyete girmedi.
Hatta Tugay, bunun bile yeterli olmayacağını, beşinci fazın yapılması gerektiğini açıkladı.
Körfez’in kendi kendini temizlediği savı da doğru değilmiş. Sirkilasyon ve navigasyon kanallarıyla birlikte dip taraması yapılması zorunluluğu da var.
Başkan Tugay tüm gerçekleri açıkça ortaya koydu ve “En önemli önceliğimiz alt yapı olacak” diyerek eksikleri gidereceğini ortaya koydu.
Ama bugüne İzmir Körfezi’ne çok büyük zarar veren iki önemli konu daha var. Körfez’de renk değişikliği ve balık ölümlerine neden olan mikroorganizma türünün geçen yıl ilk defa saptandığını belirten Başkan Tugay, “Bu türler, normalde denizlerimizin türleri değil. Muhtemelen gemilerle taşınma sonrasında iklim değişikliğinden yararlanarak çoğalıyorlar ve Körfez’de baskın tür haline geliyorlar” dedi.
Körfez’i mahveden organizmalar özellikle Alscancak’taki yük limanına gelen gemilerle geliyor.
Ayrıca Alaybey’deki tersanede de askeri gemilerin yanında sivil gemilere de boya başta olmak üzere tamir işlemleri yapılıyor.
Çıkan bütün atıklar da Körfez’e gidiyor.
Başkan Tugay temiz Körfez için Alsancak’taki yük limanı ile Alaybey’deki tersanenin de taşınması gerektiğinin altını çizerek, Körfez’deki sorumluluğun birinci derecede Bakanlıklarda olduğun hatırlattı.
***
Körfez’keki kirlilik şüphesiz İzmir’in bir numaralı sorunu. Son çeyrek yüzyılda ilk defa bir belediye başkanı açıkça Körfez’in durumunu, yapılan hataları ortaya koydu ve “Ben Körfez’de yüzme sözü veremem ama daha temiz olması için elimizden geleni yapacağımız sözünü veririm” dedi.
Öyle anlaşılıyor ki diğer tüm kirletici sorunlar çözülse bile yük limanı ve tersane taşınmadan İzmir Körfezi’nde balıklara da insanlara hayat yok.