Pazara gidiyorsunuz meyve-sebze fiyatları cebinizi yakıyor. Kasapta, markette de durum hiç farklı değil. Şehirlerdeki tüketiciler ödedikleri paranın üreticinin cebine gittiğini düşünüp belki de içlerinden “amma da para kazanıyorlar haa” diyorlar.
Halbuki durum öyle değil. Kazananlar kulübünde aracılar, kaybedenler de üretici ve tüketiciler bulunuyor. Kazananlar kulübüne üretici ve tüketiciyi eklemek için de reçete belli, ancak bu reçete bir türlü kitlesel olarak harekete geçirilemiyor.
Köylülerin daha çok kazanabilmeleri için, mutlaka kooperatifler şeklinde örgütlenmeleri gerektiği bilinmeyen bir şey değil. Ancak Türkiye’de öyle olmuyor, köylüler örgütlenmek isteseler bile, aralarındaki feodal ilişkiler, ideolojik saplantılar, olumsuz örnekler kooperatifçilik hareketlerini güdük bırakıyor.
Halbuki etrafımızda Tire Süt, Gödence, Bademli, İğdeli gibi örnek kooperatifler bulunuyor.
Örgütlenmezseniz birçok yerde olduğu gibi ürünleri yok pahasına aracılara satarsınız ya da satıp ürününüzün parasını alamazsınız. Ürünlerin insanlarının midesine girmesi için üretici-tüketici arasındaki fiyat makası mutlaka daraltılmalı.
Bugün Türkiye’de olduğu gibi şayet örgütsüzseniz, hiç bir zaman fiyatın belirlendiği yuvarlak masanın bir tarafında olamazsanız. O zaman da üretici fiyatları alıcılar tarafından belirlenir. Ürünler uzun pazarlama kanalları ve beş misline varan fiyat bindirmeleri ile tüketicilerin sofrasına kat be kat misli pahalı olarak gelir..
Köylülerin aralarındaki çekişmeleri bırakarak, kooperatifler şeklinde örgütlenmeleri ve ürünlerini kendi markaları ile işlemeleri, sadece fiyat makasını daraltmaz ayni zamanda insanların güvenli gıda tüketmelerini de sağlar.
Küçük parseller ya da birkaç inekle yapılan tarım ve hayvancılıkta, bunu sağlamak zor. Halbuki kooperatif çatısı, ziraat mühendisliği, zootekni ve veterinerlik hizmetleriyle gıda güvenliğini sağlar. Böylece küçük aile işletmeleri de ayakta kalma şansına sahip olurlar.
Bugün AB içerisindeki ülkelerin, ABD ve İsrail’in tarım sistemi ağırlıklı olarak, bizlere söylendiğinin tam aksine, kooperatifçiğe dayanıyor.
Ne demişler. İki kişi olmak tek kişi olmaktan iyidir.
Bu vesileyle hepinizin yeni yılını kutlar, sizler için sağlıklı, mutlu, esenlik, dünya için de barış dolu bir yıl dilerim.
Prof. Dr. Harun Raşit Uysal
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi
e mail; harunrasituysal@gmail.com