İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nin Şubat ayı olağan toplantısının birinci birleşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in idaresinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde yapıldı. 2 Şubat’taki sel felaketinden zarar gören hane ve işyerlerine yapılacak maddi destekle ilgili karar Meclis’ten geçti. Buna göre yaklaşık 947 sel mağduruna 7 milyon 34 bin 500 lira nakdi destekte bulunulacak. Konutlar için 2 bin-12 bin, işyerleri için 2 bin-15 bin lira yardım yapılacak. Ayrıca sel sonucu tarım alanları ve seraları zarar gören, hayvanları telef olan üreticilere yönelik tespit çalışmaları devam ediyor. Çalışmalar tamamlandığında üreticilere de nakit para ve fidan desteğinde bulunulacak.
“Dirençli kent budur”
İzmir’deki sel afetiyle ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin pandemi ve depremde olduğu gibi yine iyi bir sınav verdiğini hatırlatan Başkan Tunç Soyer, “İzmirliler İzmirli olmakla ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ile iftihar edebilir. Yangın yaşadık, pandemi yaşadık, deprem yaşadık, tsunami ve sel yaşadık. Ama İzmirliler dertlerine derman olan bir belediye gördüler. İzmir Büyükşehir Belediyesi ilçe belediyeleriyle birlikte iftihar edilecek başarılarla tüm felaketlerin altından kalktı. Dirençli kent işte budur. Dirençli kent bu felaketleri en az hasarla atlatan kent demektir” dedi.
İklim krizinin dünyanın her yerinde ve her an başımıza gelecek felaketlere gebe olduğunu vurgulayan Soyer, “İklim krizi altyapı filan tanımaz. O nedenle önemli olan felaketleri en az hasarla atlatmaktır. 50 bin insanın dışarıda kaldığı İzmir depreminde 30’uncu günde bir tek çadır bırakmadan herkesi başını sokacak bir yuvayla buluşurduk. İzmir Büyükşehir Belediyesi selin ardından 2 bin 600 işyeri ve hanede hasar tespit çalışması yaptı ve bugün itibariyle 7 milyon liralık bedelle vatandaşlarımızın yaralarını saracak tedbirler aldı” şeklinde konuştu. Türkiye’de atık suyun yüzde 97’sini arıtan başka kent olmadığını söyleyen Soyer sözlerini şöyle tamamladı: “67 arıtma tesisinden sonra Foça’da 68’inci tesisi açtık. Bu arıtma tesisleri sayesinde atık suyun yüzde 97’sini arıtıyoruz.”
Kültürpark Planı katılımcı süreçle hazırlandı
Meclis’te İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı Kültürpark Koruma Amaçlı İmar Planı da oy birliğiyle kabul edildi. Başkan Tunç Soyer Kültürpark Planı ile ilgili yaptığı sunumda bu konuda bir yıl boyunca ortak akılla katılımcı bir süreç yürütüldüğüne dikkat çekerek “31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimlerin ardından, Kültürpark’la ilgili hassasiyetler dikkate alınarak İmar Planı için ilgili tarafların görüş ve önerilerinin alınmasına, ilave analizlerin yapılmasına karar verildi” dedi. Önce bir Arama Konferansı yapıldığını, ardından da ilgili sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra meslek odalarının katılımıyla toplantılar düzenlendiğini söyleyen Soyer, “Meslek odaları ile Belediyemizin ilgili birim temsilcilerinden oluşan teknik bir heyet oluşturuldu. Bu heyet, on bir ayrı toplantı düzenledi. Bu toplantılarda Koruma Amaçlı İmar Planı’na veri teşkil edecek şekilde ilave analiz çalışmaları yapılmasına karar verildi. Bu kapsamda Kültürpark Florası, Kültürpark’ın Faunası, Kültürpark’ın Kent Ekosistemine Etkileri, Kültürpark’ın Taşıma Kapasitesinin Değerlendirilmesi, Kültürpark Yapı Envanteri, Kültürpark Yapıları Mimari Raporu, Kültürpark Heykelleri, Kültürpark’ın Kullanım-Kullanıcı Profili, Acil Afet Toplanma Alanı Olarak Kültürpark, Sonuç Raporu başlıklı bilimsel/uzman raporları hazırlandı” dedi.
“Kültürpark güçlü bir anayasaya kavuştu”
Koruma Amaçlı İmar Planı önerisindeki plan kararlarının, üst ölçekli plan kararları doğrultusunda, alanın flora ve faunasının yanı sıra tarihi referansları ile alana ilişkin alınmış Koruma Kurulu/Koruma Bölge Kurulu kararları dikkate alınarak belirlendiğini vurgulayan Soyer, “Kültürpark Alanı, 2. Derece Doğal Sit alanı olmasının yanı sıra aynı zamanda Tarihi Sit alanıdır. Bu kapsamda Kültürpark alanının, kuruluş amaçlarından birinin fuar/sergileme faaliyetinin gerçekleştirilmesi olduğu ve Tarihi Sit niteliğini yansıtan Enternasyonal Fuar’ın bu alanda devamlılığının sağlanabilmesi amaçlandı. Bu doğrultuda mevcut plandaki yapılaşma oranını azaltmak ve mevcut hangarlar/hollerin yıkılması öngörülerek Kültürpark Alanı ‘Fuar, Panayır ve Festival Alanı’ olarak belirlenmek üzere alanın tamamı için tescilli ve korunacak yapılar hariç olmak üzere emsal 0,05 olarak belirlendi. ‘Yeşil alan kullanımının yanı sıra kültür, sanat, spor, dinlence, eğlence, sosyal tesis, Enternasyonal Fuar sergileme alanı fonksiyonları yer alacaktır’ şeklinde plan notu eklendi. Hollerin mevcuttaki 27 bin metrekare olan taban alanı azaltılarak bu bölgede taban alanı 12 bin metrekareye indirildi. Celal Atik Spor Salonu’nun bulunduğu bölgede ise taban alanı 6 bin metrekare olacak şekilde kısmi yapılaşma öngörüldü. Böylece bir taraftan alanın tarihsel kimliğini yansıtacak Enternasyonal Fuar faaliyetinin devam etmesi, diğer taraftan Celal Atik Spor Salonu’nun mimari özellikleri dikkate alınarak daha fonksiyonel hale getirilmek üzere yenilenmesi amaçlandı” dedi.
Bu sürece emek veren Büyükşehir bürokratlarına, oda temsilcilerine ve bu konuda çalışma yürüten meclis ve komisyon üyelerine teşekkür eden Soyer, “İzmir’in en önemli miraslarından biri olan Kültürpark güçlü bir anayasaya kavuştu” dedi.
“Yeşil alan artıyor”
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu Başkan ve CHP Grup Sözcüsü Avukat Nilay Kökkılınç ise “Bir yıl boyunca Kültürpark konusunda İzmir’in görüşleri alındı. Sadece Hukuk Komisyonu Kültürpark’ın yönetim ve işletim planının da belediye meclisi gündemine gelmesini ve planın İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu’nun onaylanması istendi. İmar ve eğitim komisyonu da Kültürpark ile özdeşleşmiş ve kent belleğinde yer edinmiş mekanların isimleri (Atlas Pavyonu, Kübana, Golf Restoran, Palmiye Gazinosu vb.) ile izlerinin yapılacak proje ve uygulamalarda dikkate alınarak yaşatılmasını istedi. Bu imar planıyla Kültürpark’taki yeşil alan artıyor, yapılaşma azalıyor” dedi.
İzmir Tarımı ile ilgili Başkan Soyer’den açık çağrı
Başkan Tunç Soyer, 21 Ocak’ta Ödemiş’te açıkladığı İzmir Tarımı ile ilgili Meclis üyelerine sunum da yaptı. “Başka bir tarım mümkün” felsefesinden doğan İzmir’in yeni tarım ekonomisi modelinin temel dayanaklarını aktaran Soyer, “İzmir Tarımı şehrimizden başlayarak yeni ve farklı bir tarım ekonomisi inşa etme projesidir” dedi. İzmir Tarımı’nın kuraklıkla ve yoksullukla mücadele üzerinde temellendiği aktaran Soyer, Meclis üyelerine İzmir Tarımı’nın sözcüsü olmaları için çağrı yaptı. “Bunu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak değil bu memleketin evladı olarak söylüyorum” diyen Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir Tarımı, Türkiye’nin refahını artırmak ve adil paylaştırmak için attığımız çok önemli bir adım. Topraklarımızı ithal tohumlara, gıda tekellerine bırakamayız. Topraklarımızı koruyan, şehrimizdeki milyonları sağlıklı gıdayla buluşturan İzmir Tarımı için tek yumruk olmalıyız. Tüm meclis üyelerine açık çağrımdır. Bu başarının altına ortak imza atmalıyız. Her meclis üyemizi İzmir Tarımı’nın sözcüsü olmaya, bu değişimi sağlamak için çalışmaya davet ediyorum. Meclis üyesi olmanın değil memleket evladı olmanın gereği olarak bu çağrıyı yapıyorum.”