1. Anasayfa
  2. Haberler
  3. Güncel
  4. İzmir Körfezi siyaset üstüdür: Hani verdiğiniz o sözler

İzmir Körfezi siyaset üstüdür: Hani verdiğiniz o sözler

  • | Son Güncelleme:
  • | İzmir'de Son Dakika

 İzmir’in doğa harikası bir değeri var, körfezi… 

 İzmir’in doğa harikası bir değeri var, körfezi… 
Yeşil ve mavinin buluştuğu, üzerine şarkıların, şiirlerin yazıldığı bir efsane koy…
Çocukluğumda Yamanlar’ın, Çatalkaya’nın eteklerindeki yeşili, denizin mavisiyle iç içe yaşattığı, bu yönüyle dünyaya nam salan bir güzellikti İzmir Körfezi…
1970’lerden bu yana teşvik edilen “aşırı kentleşme” ve nehirlerden gelen pis akıntılar bitirdi İzmir Körfezi’ni…
Bugün zaman zaman şehrin en ücra köşelerine kadar yayılan kokusu ve yıllardır müjdeler verildiği halde yüzülemeyen deniziyle İzmir’in en önemli sorunlarından biri olarak sürekli öne çıkıyor o güzelim körfez….
Belediye başkanlarının, ellerinden geldiğince, bütçeleri yettiğince onarmaya çalıştığı körfez, artık sos veriyor.
El atılmazsa çamur deryası olacak.
Bunun sorumlusu sadece İzmirliler ve onların temsilcileri belediyeler değil, bir takım politik yaptırımlarla söz verip de yerine getirmeyen siyasetçi oyunlarıdır.
Dedikleri tek şey, “Körfez belediyelerin sorumluluğunda”, “CHP’li belediyeler beceriksiz ve iş bilmez”, ‘Körfez pislik yuvası”… 
Bu ülkede birilerine kara çalmak çok kolay… Ancak bu tip suçlamaların altında yatan ana nedeni hepimiz çok iyi biliyoruz:
“Bizi seçmediniz,  size müstehak!”
***
Şimdi “Körfez’in sorumlusu belediyeler” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişten İzmirlilere bir sözü var…
 Tarih 11 Mart 2011
İstanbul’da Haliç’in kurtuluşunu sağlayan o dönem Hükümetin başı Başbakan Erdoğan bakın ne demiş: 
Önce gazetenin attığı başlık:
Erdoğan: “İzmir Körfezi’ni temizleyeceğiz”
Sonra can alıcı alt başlık:
"Haliç'te yaptığımız temizliğin aynısını İzmir Körfezi'nde yapıyoruz. 'İzmir'de CHP belediyesi var' diye değil orada benim insanım yaşıyor, benim milletim yaşıyor."
Google efendiye sorun, size söyler bu sözleri…
O sözden sonra hiç gerçekçi adım atılmadı, lafta kaldı…
Yani İstanbul’a var, İzmir’e yok.

Sadece o dönemin CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun çabalarıyla Körfez biraz nefes aldı, hayata döndü…
Bir dönem de bir başka CHP’li Tunç Soyer etkili adımlar attı.
***
 Peki şimdi ne diyor Cumhurbaşkanı Erdoğan:
Tarih 3 Aralık 2024
"Çevre ile ilgili meseleleri istismar etmekte varlar, çevrenin korunmasına gelince ara ki bulasın. Ne istedikleri belli değil. Lafa gelince 'çevreciyiz' diyorlar, İzmir Körfezi'nin kirlenmesini önleyecek dişe dokunur hiçbir adım atmıyorlar. Balıklar ölmüş, kötü koku almış yürümüş. Bunların umurlarında bile değil."
Peki siz neredeydiniz? Hani o gün verdiğiniz sözler…
***
İşin en üzücü yanı ise yakın geçmişte gerçekleşti:
“Durun bu bizim işimiz, biz Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıyız, körfezi temizlemek bizim sorumluluğumuzda” demesi gereken Bakan Murat Kurum, meclisteki konuşmasında, elinde İzmir Körfezi’nden doldurduğunu iddia ettiği kapkara bir şişeyi göstererek, “İşte körfezin hali, pislik içinde” diyerek suçu belediyelerin üzerine yıkmaya çalıştı. 
Aynı bakan geçen gün de, yine bir CHP Tekirdağ milletvekili Aygün’ün elindeki şişeyi “İzmir Körfezi’nde belediyeleri suçlayacağınıza, Ergene nehrinin çamura dönüşmüş pisliğini görün, bu sizin eseriniz asıl ona bakın” diye gösterince, şişeyi kırmaya kadar götürdü işi…
***
İktidarın lafı eveleyip gevelemesine gerek yok.
İzmir Körfezi’nin kirlenmesinde en önemli pay sahibi, kanalizasyon ya da  benzeri atıklar değil, -ki onlar için çözüm yaratıldı- iktidar tarafından göz yumulan, desteklenen çarpık kentleşme, körfezi çepeçevre saran gökdelenler,  depremler sonucunda yıllardır deniz altında yaşanan hareketlilik ve İzmir’e komşu şehirlerin de kirlettiği Gediz nehrinden toplumca yayılan çevre felaketidir
Sözün özü, İzmir Körfezi’nde yaşanan kirliliğin bertaraf edilmesinde sadece belediyeler değil, iktidar da sorumludur.
Özellikle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı…
Halk böyleyken, bakın bakanlık ne yapıyor:
TOKİ’nin Mavişehir’deki, dolgulardan oluşan adacığı satıp orada gökdelen yapma girişimine göz yumuyor…
Bayraklı kıyısında yeşil kalması gereken Turan’daki o güzelim alanda yükselen gökdelenlere ses çıkarmıyor.
Bunlar körfezi kirleten unsurlar değil mi? 
Bunlar körfeze ihanet değil mi?

Bakın iktidarın bu kadar telaşlanmasına neden olan hareket aslında İzmir Büyükşehir Başkanı Cemil Tugay’dan geldi…

Zeki adam, topu üzerinden attı ve dedi ki…
Tarih 26 Ekim 2024 
"Biz belediyemizin gücüyle yapabildiğimiz her şeyi yapacağız. İyi sonuç alacağımıza da inanıyoruz. Bakanlık seyir mi edecek, göstermelik işler mi yapacak yoksa gerçekten katılacak mı hep beraber göreceğiz. Yani yapmazlarsa yapmadıklarını bütün İzmir, bütün Türkiye hatta bütün dünya bilecek. Burası onların hizmet etmek zorunda olduğu bir şehir. Zahmet olacak ama İzmir Körfezi'ne müdahale etsinler."
Algı yaratma peşinde olanlara en büyük ders, gerçekleri yüzüne vurmaktır. Başkan Tugay da bunu yaptı, diğer başkanların aksine sorumluluğu paylaşmada ısrarcı oldu haklı olarak…  
Tugay’ın başlattığı bu mücadele, sonuçlarını vermeye başladı bile…
Tarih 3 Aralık 2024
TBMM Genel Kurulu'nda Bakanlığının 2025 yılı bütçe sunumunu gerçekleştiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yapay zeka ile tasarlanmış İzmir Körfezi'nin 10 yıl sonraki halini resmeden bir görseli milletvekillerine göstererek, "Güzel İzmir'imiz merak etmesin, biz dün Haliç’i bu iş bilmezlerin eline nasıl terk etmediysek, bugün de İzmir Körfezi'ni terk etmeyeceğiz."
Yani “onlar temizlesin”den “biz de el atalım”a geldi iş… 
***
Bu arada, unutmadan… 
Başkan Tugay’ın düzenlediği “Körfez Çalıştayı” durumun ciddiyetini ortaya koyan bir projeydi,
O Çalıştay’a katıldım ve yapılan ve yapılması gereken çalışmalara tanık oldum, körfez adına umutlandım…
Yerli ve yabancı her bir konuşmacı, körfezin sorunlarına hakimdi, güven verdi. 
O gün, özellikle İZSU Genel Müdürü Gürhan Erdoğan’ın sunumunu çok beğenmiştim. “İzmir’in Körfezi’ni nasıl kurtarırız” çalışması gerçekçi bir plandı.
Bu çerçevede son günlerde Başkan Tugay ve ekibinin önemli bir yatırım bütçesi ayırarak, İzmir Körfezi’ni kurtarma harekatına girişmesi sevindirici…  
Şimdi, sıra iktidarda…
Özetle İzmir Körfezi için iktidar ve muhalefetin ele ele vermesi gereken günler yakın görünüyor.
Yeter ki iyi niyet olsun, yeter ki İzmir’in değil, dünyanın ikinci “Cannes”ı olması gereken Körfez için çaba gösterilsin.
Zira İzmir Körfezi, Türkiye’dir.

YORUMLAR

YORUMLAR

Bu habere henüz yorum yapılmamış.İlk yorum yapan sen ol...

Yorum Yap

Bu Alan Boş Bırakılamaz
Bu Alan Boş Bırakılamaz
Yorum Yapma Şartlarını Kabul Etmediniz