Tuncay Özkan suskunluğunu bozdu: Genel Başkanım istemedikçe kimseyle asla bir görüşmede bulunmam, hiçbir kuruma gitmem
Cumhuriyet Halk Partisinin 37. Olağan Kongresi’nde Parti Meclisine girmek için delegelerden yeterli oy alamayan İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’dan mektup hamlesi geldi. CHP’li Milletvekillerine mektup yazan Özkan sitemde bulundu. Özkan’ın, “Şahsi çıkar ve ikbal peşinde koşmadım. Küçük hesapların, aç gözlü, komisyoncu siyasetin ve siyasetçilerin hep karşısında durdum. Şirketim, ticari faaliyetim, iş takibim, komisyonculuğum yoktur. Partim görev vermedikçe, Genel Başkan’ım istemedikçe kimseyle parti çıkarları dışında asla bir görüşmede bulunmam. Hiçbir kuruma gitmem” ifadeleri dikkat çekti.
- | Son Güncelleme:
- | İzmir'de Son Dakika
Cumhuriyet Halk Partisinin 37. Olağan Kongresi’nde Parti Meclisine girmek için delegelerden yeterli oy alamayan İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’dan mektup hamlesi geldi. CHP’li Milletvekillerine mektup yazan Özkan sitemde bulundu. Özkan’ın, “Şahsi çıkar ve ikbal peşinde koşmadım. Küçük hesapların, aç gözlü, komisyoncu siyasetin ve siyasetçilerin hep karşısında durdum. Şirketim, ticari faaliyetim, iş takibim, komisyonculuğum yoktur. Partim görev vermedikçe, Genel Başkan’ım istemedikçe kimseyle parti çıkarları dışında asla bir görüşmede bulunmam. Hiçbir kuruma gitmem” ifadeleri dikkat çekti.
Tuncay Özkan’ın mektubu şöyle:
“İyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı, güzel ile çirkini ayırt edemeyen insanların kaderlerine ya da başka insanların kaderlerine hükmetmesi hali zulümdür. Zulme sessiz kalmak, zalimi onaylamak olur.
Onaylamayacağım.
37. Olağan Kurultayımız’da bana karşı çeşitli kişi ve kurumlarca yürütülen karalama kampanyaları sonucunda ortaya çıkan sonucu hak etmediğimizi düşünüyorum.
Kendi ikbal ve ihtiraslarının kurbanı olanların; değerli olan her şeyi değersiz kılan mücadelelerinin yanıltıcı sarhoşluğu geçtiğinde, yarattıkları tahribatı hep beraber göreceğiz. Yaşayacağız.
Bu insanların hakikat aynaları kırık olduğu için testiyi getiren ile kıran arasındaki farkı anlamaları da mümkün değildir.
CHP’nin, emeği çürüten; insanları ve mücadeleleri değersizleştirmek üzerine siyaset yapan, ödenmiş bedelleri hırs ve intikam için yok sayan bir anlayışın eline düşmesi kabul edilemez.
Başkasına yaşam hakkı tanımayan kibirli, entrikacı korkaklık, devrimci tutumun düşmanıdır.
Partim bu düşmanlığı kapısına dahi yaklaştırmamalıdır.
Aksi, Partimiz ve hepimizin için bir felaket olur.
- Olağan Kurultay, CHP tarihi ve benim açımdan çok çarpıcı olaylara sahne oldu. Kurultay’dan önce Melih Gökçek başta olmak üzere AKP çevreleri benim bir kısım delege tarafından üstümün çizileceği iddiasında bulundular.
YORUMLAR
Yorum Yap